ويكيبيديا

    "وبأنّك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve
        
    Korktuğunu biliyorum ve biraz huzura ihtiyacın var. ve bu fırsatı bana asla vermeyeceğini de biliyorum. Open Subtitles أعرف بأنّك خائف وبأنّك يمكن أن تستعمل بعض الراحة.
    ve Rachel'ı da hiç sevmemiştin. Open Subtitles وأنت إعتقدت بأنّه سيكون صعب وجودك مع جوي وبأنّك لم تحبي ريتشل في الحقيقة
    Geleceğini bildiren küçük kartı gönderdiğini ve sığır eti istediğini biliyorum. Open Subtitles و أعرف أنك قمت بإعادة تلك البطاقات لتقول أن سوف تأتي وبأنّك فضّلت لحم بقر
    ve çarşamba sabahı buraya yalnız döndüğününü ona anlatmadım. Open Subtitles وبأنّك رَجعتَ الأربعاءَ الصباح، وأنت كُنْتَ لوحده.
    Çünkü onlara neden fikirlerini değiştirdiklerini sorduğumda bana seninle konuştuklarını ve senin söylediklerinin onlara bu etkiyi yaptığını söylediler. Open Subtitles لأنه عندما سألت عن سبب كل هذا التغيير الجوهرى؟ قالوا أنهم قد تحدثوا إليك وبأنّك تحدثت إليهم بعقلانية
    Firar girişimlerinin arkasındaki kişi olduğunu ve bir çocuğu kaçırdığını söylediler. Open Subtitles أُخبرتُ بأنّك العقل المدبّر وراء عمليّة فرار من السجن وبأنّك اختطفت ولداً كضمانة
    Ya seni bombaya götürürsem ve sen de patlatırsan? Open Subtitles وبأنّك لن تفجّر القنبلة إن أخذتُك إليها؟
    Tina, bizim için çok iyi olduğunu ve onunla dans etmeni istediğini söyledi mi? Open Subtitles تينا، هل أخبرَك انك جيده جداً علينا وبأنّك يَجِبُ أَنْ ترَقْصى مع طاقمه؟
    Bu kasabadaki insanların senin flörtleşebildiğini ve Didi'yi sallamadığını görmesi gerek. Open Subtitles بحاجة البلدة هذه في الناس تواعد لرؤيتك لا وبأنّك إهتمام أية ديدي تعر
    Senden, geçmişinin kararlarını etkilememesini ve nedensiz yere adamlarını tehlikeye atmamanı bekliyorum. Open Subtitles لكنّني سأتوقع منك أن لا تسمح للماضي بالتأثير على قراراتكِ، وبأنّك لن تُلقي بفريقك إلى التّهلكة
    Sadece kendi fikirlerinize önem verdiğinizi ve onları gerçekleştirmek için elinizden geleni yapacağınızı düşünüyorlar. Open Subtitles يَعتقدونَ بأنّك تَهتمُّ فقط حول أفكارِكَ الخاصة وبأنّك تَعمَلُ أيّ شئَ لإنْجازهم
    Her şeyin bir plan olduğunu ve seçilmiş kişiler olduğunuzu çocuklarınızın ise seçilmediğini, her şeyin kader olduğunu söylediler. Open Subtitles ولقد أخبروك بأن كل هذا كان سيحدث وبأنّك أُخترت وأطفالك لم يكونوا وكلّ هذا كان قدرنا
    ve o üç serseriyi hizaya sokmam da seni memnun etti, değil mi? Open Subtitles وبأنّك سعيد الطريقَ عالجتُ أولئك الثلاثة goons، حقّ؟
    Mektup yazmana ve iyi olmana hepimiz çok sevindik. Open Subtitles كلنا سـعـداء جداً لأنك كتبت لنا ! وبأنّك بخــير
    ve sizden başka becerikli yokmuş. Open Subtitles وبأنّك الوحيد الذى يستطيع عمل أي شيء
    ...ve tarafınızdan hiçbir şeye ödeme yapılmadığını. Open Subtitles وبأنّك لم تعمل اي دُفْعاتَ من أيّ نوع.
    Oradasın ve yalnız olduğunu biliyoruz. Open Subtitles نَعْرفُ بأنّك هنا، وبأنّك وحيد.
    Sadece ne kadar mutlu olduğumu benimle hala ilgilendiğini ve senin beni, benim seni reddettiğim gibi reddetmediğini. Open Subtitles فقط كم سعيد أنا... بأنّك ما زلت إهتمّ بي... وبأنّك ما رفضتني مثل أنا إعتقدت بأنّك كان عندك.
    ve o üç serseriyi hizaya sokmam da seni memnun etti, değil mi? Open Subtitles وبأنّك سعيد الطريقَ عالجتُ أولئك الثلاثة goons، حقّ؟
    - Senin kızlara iyi baktığını ve bayağı kazanç teklif ettiğini söyledi. Open Subtitles أخبرَني بأنّك أَخذتَ العناية الجيدة للبناتِ... وبأنّك تَعْرضُ نوع من منافع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد