Her şeyin yolunda olduğunu ve çok mutlu olduğumuzu söyledim. | Open Subtitles | وأخبرتُه بأنّ كلّ شيء على ما يرام، وبأنّنا سعيدان معًا، وذلك كلّ شيء |
Her şeyin yolunda olduğunu ve çok mutlu olduğumuzu söyledim. | Open Subtitles | وأخبرتُه بأنّ كلّ شيء على ما يرام، وبأنّنا سعيدان معًا، وذلك كلّ شيء |
Hayır, bunun çocuklarımızla ve onların çocuklarıyla geçirmek için başlatacağımız geleneğin ilk Şükran günü yemeği olduğunu ve onun da bu olayın bir parçası olduğunu söyle. | Open Subtitles | لا، أخبرها بأنّ هذا أوّل عيد شكر عائليّ لنا وبأنّنا نرسي تقاليد ستشكّل أبناءنا وبأنّهم سينقلوها إلى أبنائهم وبأنّها جزء من ذلك |
Bütün kadınların deli olduğunu ve sadece kadınsal organları için değerli olduklarını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | ذلك الذي تُفكّرُ بالنِساءِ - بأنّ كلنا مجانين وبأنّنا مقيّم فقط لأجزاءِ سيدتِنا؟ |