"وبعدَ ذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Sonra da

O zaman ona meselenin öyle olmadığını söyler Sonra da kapı dışarı edersin.
حسنٌ , أوتعلمي,أخبريها أن الأمرَ ليسَ هكذا، وبعدَ ذلك إطرديها من هذه الشركة.

Susman icin biraz para verdiler, Sonra da anlasmayı kapattılar, suclu falan olmadan.
لقد أعطوكَ عدةَ دولاراتٍ لكي يُصمتوك، وبعدَ ذلك ختموا الإتفاق دونَ إعترافٍ بالذنب.

Bizi magaza magaza gezdirir, Sonra da kanepede aylarca depresif bir sekilde yatardi.
وبعدَ ذلك كان تأخذنا بفورةِ تسوق وبعدَ ذلك كانت تنامُ على الأريكة محبطةً لعدةِ أشهر، وبعدَ ذلك كانت تقيمُ

Sonra da uyusturucu almamiz icin bizi sokakta birakirdi.
وبعدَ ذلك كانت تتركُنا بالشارع بالزاوية لشراءِ المُخدرات.

Ve sonra bana hayatındaki her şeyi kaybettiğini söyledi Sonra da bir sahtekar olduğunu.
وبعدَ ذلك أخبرني بأنهُ قد ،فقدَ كلّ من عزّ عليه بحياته .وبعدَ ذلك أخبرنيّ بأنهُ كان مُحتال

O anlamda söylemedim. Sonra da bana hayırı asla cevap olarak kabul etmemeyi söyledin, yani...
وبعدَ ذلك قلت لا تقبل بالرفض كإجابة, لذا...

Hayır, aileleriyle olan öteki çocuklarla birlikte bekleme alanında oturduk Sonra da dışarı çıkıp, "gidebilirsin" diyorlardı ve Sonra da hepimiz evlerimize gittik.
كلّا, لقد جلسنا هُنالِكَ بمكانِ الإنتظار معَ عدةِ أبناءٍ وابائهم، وبعدَ ذلك خرجوا وقال "بإمكانِكم الرحيل"،

Sonra da müvekkilimi Hanna Dean'i öldürmek suçundan sonsuza dek temizleyeceğim.
وبعدَ ذلك سوفَ أجعلُ عميلي بريئًا للأبد من قتلِ (هانا دين).

Sonra da bana hayırı asla cevap olarak kabul etmemeyi söyledin, yani...
وبعدَ ذلك قلت لا تقبل بالرفض كإجابة, لذا...

Yaptım ama Sonra da ondan kurtulamadım.
وبعدَ ذلك لم أستطِع التخلُصَ منها

Sonra da o zavallı herifi buradan kovacaksın.
وبعدَ ذلك سوفَ تبعده من هنا.

Sonra da fikrimi değiştirdim.
وبعدَ ذلك غيرتُ رأيي.

Sonra da kız kardeşini aradım.
وبعدَ ذلك إتصلتُ على أُختِك.

Küçük bir yol seyahatına çıkacağız önce, ondan Sonra da onu Nashville'deki New Canaan House'a götüreceğim.
سوفَ نذهبُ برحلة قصيرة أولاً، وبعدَ ذلك سأخذهُ لمنزلِ (كانآن)الجديد بـ"ناشفيل".

Sonra da yere sertçe indirdi.
.وبعدَ ذلك رماني للأرض

Daniel'ın bir günahı dikkatli bir şekilde işlemeyi düşündüğünü, Sonra da işlediğini sanmıyorum.
لا أعتقدُ بأن (دانيال)قد فكرَ بعناية بإرتكاب الذنب وبعدَ ذلك إرتكبهُ بالفعل.

Sonra da...
...وبعدَ ذلك لقد