ويكيبيديا

    "وبقيت هناك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve orada
        
    • orada kaldı
        
    Mezarı eşeledi, stres yüzünden anırdı ve orada öylece durdu. TED لقد رقدت على القبر، ونهقت بألم، وبقيت هناك.
    "Eşyalarımı toplamam lazım. Geç gelirim." ve orada 20 yıl kaldın. Open Subtitles يجب أن أحضر أغراضي سأتأخر وبقيت هناك عشرون سنة
    Ülkemizin ayakta durması için, Haruna-sama'nın küçüklüğünde, ...o başka bir ülke tarafından tek rehine olarak alınmış ve orada tutulmuştu. Open Subtitles لأجل بقاء مدينتنا عندما كانت السيدة هارونا صغيرة تم أخذها رهينة لمدينة أخرى وبقيت هناك
    Ararat Hastanesi'ne DNA örnekleri almak için nakledildi ve sonuçlar çıkana kadar orada kaldı. Open Subtitles وتم نقلها إلي المستشفي حيثُ قاموا بأخذِ حمضها النووي وبقيت هناك إلي أن جاءت نتائج الفحوصات
    Tercüman olarak gitti ve orada kaldı. Open Subtitles ذهبت كمترجمــة وبقيت هناك
    Bu çatıya ve orada iki saat dikildi. Open Subtitles إلى هذا السطح وبقيت هناك لساعتين كاملتين
    Bana kızın bilerek ve isteyerek o eve, o tavan arasına gittiğini ve orada 13 yıl kaldığını mı söylüyorsun? Open Subtitles انت تقولين انها ذهبت برضاها الى ذلك المنزل، الى ذلك القبو وبقيت هناك ١٣ عاما ؟
    - Eve gittim ve orada kaldım. Open Subtitles ذهبت للمنزل وبقيت هناك
    15 yıl orada kaldı. Open Subtitles وبقيت هناك لـ 15 سنة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد