ويكيبيديا

    "وبمعنى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • diğer bir
        
    • bir deyişle
        
    diğer bir deyişle: Devlet nasıl doğru politika oluşturabilir? eğer haksızlıkların mevcut seviyelerini ölçemezse. TED وبمعنى أخر: كيف لحكومة أن تصنع سياسات منصفة إذا كانت غير قادرة على قياس مستويات عدم الإنصاف الحالية؟
    diğer bir deyişle sen onları görebiliyorsan, onlar da seni görebilir. Bu yüzden tetikte ol. Open Subtitles وبمعنى آخر إذا استطعت أن تراهم إذا يستطيعون أن يروك فكن حذراً
    Gelişimsel olarak, bu iki durum da aynı şekilde gelişir. Geç çocuklukla orta büyüme çağı arasında, bir gelişme meydana gelir, diğer bir deyişle her iki durumda ve her iki deneyde, hata oranında bir azalma meydana gelmektedir. TED تنموياً، نرى أن هاتين الحالتين تتطوران بنفس الطريقة تماماً. بين مرحلة الطفولة المتأخرة ومنتصف المراهقة، إذ نجد تقدّما وبمعنى آخر، نجد انخفاضا بمعدّل الأخطاء بكلا التجربتين في كلا هاتين الحالتين
    Başka bir deyişle, onlara kaybetmek istemedikleri bir şey verildi. TED وبمعنى آخر فإن ما فعلوه هو أنهم منحوا شخصين شيئًا لا يريدان خسارته.
    diğer bir deyişle, eğer sürati merkezden uzaklığın bir fonksiyonu olarak ölçersek - merak etmeyin sadece bir defa eğri göstereceğim - süratin gökadanın merkezinden uzaklaştıkça azalmasını bekleriz. TED وبمعنى اخر ، إذا قمنا بقياس السرعة كمعادلة بمتغير المسافة -- هذه هي المرة الوحيدة التي سأعرض فيها رسم بياني ، حسنا -- سنتوقع أن السرعة ستقل كلما ازدادت المسافة من مركز المجرة.
    Başka bir deyişle, "Yagami Light'ın gerçek sevgilisi kim?" idi. Open Subtitles وبمعنى آخر ، من هي صديقة ياغامي لايت الحقيقية
    Belki arkalarımızı doğrulayan, kadın kovboy, veya köpek senaryosunda, başka bir deyişle, yüzlerimizi biraz absürt tutuyoruz. Open Subtitles ربما سنصور مواضع مختلفة وبمعنى آخر، نظهر خلفيتينا حيث نبقي وجهنا غريباً
    Başka bir deyişle, eylemsizlik bir eylemdir. TED وبمعنى آخر، إن عدم العمل هو عمل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد