Ağırdırlar, hantaldırlar, çalışır durumda tutulmaları hakikaten zordur ve çok pahalıdırlar. | TED | فهي ثقيلة، و ضخمة و يصعب الاعتناء بها وتكلف الكثير من المال. |
Zaman ve paranıza mal oluyor ve tabii kaynaklarınıza. | TED | البيانات الخاطئة تكلف الوقت، وتكلف المال، وتكلف الموارد. |
Tesis, standart Danone fabrikalarının %10'u boyutunda ve inşaat maliyeti çok daha düşük. | TED | هذا المصنع هو 10 في المئة من حجم مصانع دانون الموجودة وتكلف أقل بكثير للبناء. |
Bu yolsuzluklar bu şirketlerin sahiplerine ve dolayısıyla topluma yıllık yaklaşık 380 milyar dolara mal oluyor. | TED | وتكلف هذه الإحتيالات المساهمين في هذه الشركات، وكذلك المجتمع، ما يقارب 380 مليار دولار سنويا. |
Ama inkübütörlerin çalışması için elektrik gerekir. ve fiyatları da 20 bin doları buluyor. | TED | لكن الحاضنات التقليدية تحتاج لكهرباء وتكلف ما يصل ل 20 ألف دولار. |
ve ben yağmur yağacağını bildiğiniz halde, bunu niçin yaptığınızı ve bu ve her şey için niçin para ödediğinizi kendi kendime sormam gerekiyordu. | Open Subtitles | وكنت أسئل نفسي لم فعلت هذا وتكلف نفسك بكل شيء بينما تعلم أنها ستمطر |
İki saat ve 40,000 dolar uzaklıktakine mi? | Open Subtitles | المدرسة التي تبعد ساعتان وتكلف 40 الف دولار؟ |
Sadece 500 çift üretilmiş ve çiftinin tanesi yaklaşık 1000 dolar. | Open Subtitles | صنع منها فقط 500 زوج وتكلف القطعة منها ألف دولار |
Bu maddelerin üretim süreci 6 dolar tutuyor, ve dağıtım için ayrıca 6 dolar daha gerekiyor, yani serbest piyasada satılan bir ağın piyasa fiyatı 12 dolar civarında oluyor. | TED | إنها تكلف في نقطة الإنتاج، ست دولارات لإنتاج تلك، وتكلف المؤسس ست دولارات أخرى لتوزيعها، لذا فسعر السوق في السوق المفتوح سيكون حوالي 12 دولار للناموسية. |
Gelişmekte olan dünya şehirlerinde sabit hat bulunsa da, genelde sık sık bozulan, oldukça rezil sistemler oluyor, ve de çok büyük paralara mal oluyor. | TED | إذا كانت هناك هواتف منزلية كثيرة في مدن العالم النامي، فهي في العادة أنظمة سيئة تعطب كثيراً، وتكلف مبالغ هائلة من المال. |
Sanırım benden şehir deposundaki erzaklardan bazılarını satmamı ve mültecilere maaş vermemi istiyorsun. | Open Subtitles | أنا افترض أنك تريدين مني بيع بعض المواد الغذائية من مستودع الدولة - - وتكلف اللاجئين لدينا ثروة |
Böyle şeyler zaman ve para gerektirir. | Open Subtitles | هذه الأمور تستغرق وقتاً وتكلف المال |
ve 8p maliyeti ve su üzerinde çalışır, | Open Subtitles | وتكلف خمس ريال وتمشي على الماء |
Bu su, çok nadir bulunur ve elbette değeri bir servet eder.. | Open Subtitles | انها نادرة جدا وتكلف الكثير |
ve daha az maliyeti var mı? | Open Subtitles | وتكلف أقل؟ |