| Sonra bir çöp buldum... belki de çöp beni buldu. | Open Subtitles | وبعد ذلك أصبح عندي عصا, إذا. . ربما العصا وجدني. |
| Saklanıyordum. O beni buldu. Sonra peşimden geldi ve öylece durdu. | Open Subtitles | كنت أختبئ و وجدني كان قادماً في اتجاهي ثم توقف فجأة |
| Bilmiyorum, McCombs, ondaki belirtiler oraya çıkmaya başlayınca buldu beni. | Open Subtitles | لا اعرف ماكوبس هو هو وجدني عندما بدأت اعراضه بالظهور |
| Sen, ağında beni takılı bulan balıkçı. | Open Subtitles | أنت ، و الصياد الذي وجدني عالقاً في شبكته |
| Şimdiye kadar beni bulmuş olurdu. | Open Subtitles | كان لابد أن يكون وجدني بحلول الآن تعلمي ذلك. |
| Sonra biri ya da bir şey beni burada buldu. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك شخص ما أو شيء وجدني هناك بالأسفل |
| Ben... vampirleri aramaktan vazgeçmişken... bir vampir beni buldu. | Open Subtitles | و عندما بدأت بالبحث عن مصاصي الدماء وجدني أحدهم |
| Hortum geldiğinde, sandım ki her şey bitti, kader nihayet saklandığım yeri buldu. | Open Subtitles | وعندما ضربنا الأعصار إعتقدت أنها النهاية وأن القدر وجدني |
| Öz annesini ararken beni buldu. | Open Subtitles | حين جاء بحثاً عن والدته البيولوجية , وجدني أنا |
| Beni buldu ve anlaşma sonucu verilen parayı idare etmemi istedi. | Open Subtitles | وجدني وعرض عليّ أن أشرف على مسألة التعويض |
| Dokuz yıl önce, oğlum beni o çimlerde, sarhoş vaziyette yüzüstü yatarken buldu. | Open Subtitles | قبل تسعة أعوام، وجدني ابني مغشيّ عليّ من الثمالة على ذلك المرج |
| Onun için yasaklama emri çıkardım, kaçtım ama beni yine de buldu. İşte o zaman kaburgalarımı kırdı. | Open Subtitles | نلتُ حكماً بعدم التعرّض وهربتُ، لكنّه وجدني بأيّ حال |
| Sabahleyin barmen geldi ve beni buldu. | Open Subtitles | و العامل وجدني في الصباح في اليوم التالي |
| Mezarların arasına saklanıp, içlerinde yatanlara imrenecek duruma gelmişken evladım buldu beni. | Open Subtitles | و قد اختبئت من بين القبور التي ..كنت احسد الموتى لوجودهم في و فتاي قد وجدني |
| Cadı avcıları. 16 yıldır onlardan saklanıyorum. Ve dün biri beni buldu. | Open Subtitles | صائدوا السحرة ، لقد كُنت أختبيء منهم لمدة 16 عاماً ، وبالأمس أحدهم وجدني. |
| Bilmiyorum adamım. Geçen hafta beni o buldu. | Open Subtitles | أنا لا أعرف يا رجل هو من وجدني الأسبوع الماضي |
| Bunu söyleyen de işime bayılan beni yetenekli bulan ama benimle sevişmekten bıkmış bir adam. | Open Subtitles | آتياً من الرّجل الذي أحبّ عملي والذي وجدني فائقة الموهبة لكن حالياً بات مرهقاً من مضاجعتي |
| Babam beni yerde, sandalyenin yanında yatarken bulmuş. | Open Subtitles | وجدني أبي مستلقية على الأرض بجانب المقعد. |
| Hatırladığım ilk şey, kardeşinin ve adamlarının beni bulduğu. | Open Subtitles | أول شئ أتذكره هو عندما وجدني أخوكِ و فريقه . . |
| Aramış ve bulmuştu beni. Böyle bir adamdı o. | Open Subtitles | وبعد ذلك وجدني لقد كان الشخص من ذلك النوع |
| Amerikanlar beni bulduğunda heykeli ödül niyetine aldılar. | Open Subtitles | حينما وجدني الأمريكيون أخدوا التمثال ككأس |
| Birileri beni bulup buraya, babam olacak kişiye teslim etti. | Open Subtitles | شخص ما وجدني وجلبني هنا إلى شخص أصبح أبي |
| Ölmüştüm. Druidler beni bulana dek. | Open Subtitles | لقد كنت ميتاً,أو كالميت حتى وجدني الكهنة |
| Ben--beni bulduğunu sandım. | Open Subtitles | اعتقدت أنه وجدني |
| 8.sınıfta kızını öperken yakaladı. | Open Subtitles | وجدني اتبادل الحب مع ابينته في الصف الثامن |
| Beni bulduğuna inanamıyorum, Sam. | Open Subtitles | لا اصدق انه وجدني سام |
| Bak, fikrini değiştirirsen gelip beni bul. | Open Subtitles | اصغ, اذا قررت العدول عن رايك فقط تعال وجدني |