Orta yapılı, açık kahverengi saçlıydı. Sol yanağında bir yara izi vardı. Ayırt edici bir ayrıntı. | Open Subtitles | أجل كان متوسط الجسم , شعر بني فاتح خدش على وجنته اليسرى |
Ama yanağında ısırık izi vardı. | Open Subtitles | لكن كانت هناك علامتا عضة على وجنته. |
Sol yanağında bir sıyrık var. | Open Subtitles | هناك قطع على وجنته اليمنى |
Yaraları çok derindi. Kaburgalarını, çenesini ve elmacık kemiğini kırmışsınız. | Open Subtitles | كانت إصاباته واسعة، كسرتَ أضلاعه، فك السفلي وعظم وجنته. |
Kolundaki fiberglas kalıpla elmacık kemiğini kırdın. | Open Subtitles | وكسرت وجنته بجبيرتك |
Kurşun kafanın arkasından girmiş ve önden, yanağına yakın yerden çıkmış. | Open Subtitles | عبرت الرصاصة من مؤخّرة رأسه... ونفذت من الأمام بالقرب من وجنته. |
Evet sonra birisi cerrahi şekilde yanağını kesmiş ve düzgünce gömmüşler. | Open Subtitles | أجل، وبعدها قام أحدهم بإزالة وجنته جراحياً وحرقه بعناية |
Ondan sonra sanki göreviymiş gibi her gün beni dövdü. Bir keresinde öyle kötü kavga ettik ki, yanağından bıçakladım. | Open Subtitles | بعد ذلك أصبح يضربني وكأنها وظيفته , ودخلنا في شجار سيئ ذات يوم فطعنته في وجنته |
yanağında bir darbe izi var. | Open Subtitles | كان لديه شق على وجنته |
yanağında iki ısırık izi var. | Open Subtitles | توجد علامتا عضة على وجنته. |
Gomez çocuğun babasına öyle sert vurmuş ki adamın elmacık kemiği kırılmış. Gözlerini yuvalarından çıkarmış. | Open Subtitles | ضرب (غوميز) والدَ الفتى بشدّة لدرجة أنّ عظم وجنته تحطّم دافعاً مقلتَه خارج وجهه |
Küçük bir çocuğun yatağının yanında dikiliyordu. Nazikçe yanağına dokunuyordu. | Open Subtitles | كان واقفًا لجوار فراش صبيّ يتحسس وجنته برقّة |
Kardeşimi yanağını deldin. | Open Subtitles | طعنت أخي في وجنته |
Kurşun yanağından girip çenesinden çıkmış. | Open Subtitles | لقد دخلت الرصاصة من وجنته و خرجت من فكه |