ويكيبيديا

    "وجود له" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • diye biri
        
    • var olmayan
        
    • bir yer
        
    • diye bir
        
    • varolmayan
        
    • bir şey yok
        
    Moses diye biri yokmuş gibi davranıp... bütün gününü çöpe atıyorsun. Open Subtitles وأنت تدّعي أن آرشي موسى" لا وجود له" ما يجعلك بائس طوال أربع وعشرون ساعة في اليوم
    Sadece dinle, Kaptan Endüstri diye biri yok. Open Subtitles أنصت فحسب , كابتن "اندستري" هذا لا وجود له
    var olmayan bir yaratıktan korkuyorlar. Open Subtitles الأرضيون الأغبياء خائفون من مخلوق لا وجود له
    Eğer sen de Golytsin gibiysen, kariyerim sona erer ve sen de var olmayan uzak bir yere kapatılırsın. Open Subtitles إذا كنت كاذباً آخر فستنتهي مهنتي وستسجن بعيداً في مكان لا وجود له
    Öyle bir yer yok, hiç de var olmadı. Open Subtitles لا وجود له لم يسبق أن كان له وجود
    Herkesin inandığının aksine, sıfır risk diye bir şey yok. TED فخلافاً للاعتقاد الشائع، فانعدام الخطر لا وجود له.
    Bu ay varolmayan bir gezegenin çevresinde halen dönüyor. Open Subtitles هذا القمر يدور حول كوكب لا وجود له
    cunku Dave diye biri yok. Open Subtitles لأنه لا وجود له
    Mikey'i isteyeceksin, çünkü Mikey diye biri yok. Open Subtitles ستسأل عن (مايكي) لأنّ لا وجود له
    Bay U. Brad Lahap diye biri yok. Open Subtitles السيّد (إ.هاب.لاشر) لا وجود له
    Abed diye biri yok genç bayan. Open Subtitles عابد) لا وجود له أيتها الشابة)
    İşlevsel bir açık evlilik tek boynuz bir at gibidir. var olmayan mitolojik bir yaratıktır. Open Subtitles الزواج المفتوح الفعليّ يشبه وحيد القرن، مخلوق خرافيّ لا وجود له
    Parayı takip edersek var olmayan bir adama ulaşıyoruz. Open Subtitles درب المال يقود مجدداً إلى رجل لا وجود له
    var olmayan bir hata hakkında yalan ifade veremem. Open Subtitles لا أستطيع الكذب على المنصة حول خطاء لا وجود له
    Bambaşka bir yaratık yaratmış aslında var olmayan bu canavar ama ormandaki herkes ondan korkuyor. Open Subtitles هوخلقكل هذهالأشياء. ذالك الغول , الذي لا وجود له في الواقع ولكنكل جميعمنفيالغابةخائفون منه.
    Ayrıca gittiğimiz şu yer, Cennet öyle bir yer yok. Open Subtitles والمكان الذي نتوجه إليه،" عدن" لا وجود له
    Ayrıca gittiğimiz şu yer, Cennet öyle bir yer yok. Open Subtitles ‫والمكان الذي نذهب إليه، "عدن" ‫لا وجود له
    Ama böyle bir yer yok ki. Open Subtitles ولكن لا وجود له
    Los Angeles'daki havuz temizleme şirketi dışında Cundieff Cochran diye bir firma bulunmuyor! Open Subtitles الشركة من cundieff، كوكران، وbyars، ھ لا وجود له حتى، باستثناء خدمة تجمع التنظيف في لوس انجليس
    Ama gel gör ki, mükemmel diye bir şey yoktur. Open Subtitles لكن مرة اخرى الكمال لا وجود له
    Ya da belki de henüz varolmayan bir inanca göre. Open Subtitles أو ربما وفقاً لدين لا وجود له حتى الان
    Ben aslında varolmayan birşeyi sevmişim. Open Subtitles وأني أحببت شيئاً، لا وجود له
    Belli ki öyle bir şey yok. Open Subtitles من الواضح أن ذلك النوع لا وجود له
    Entelektüel doyum diye bir şey yok. Open Subtitles الإشباع الفكري لا وجود له.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد