Mermi yarası ve kan kaybı bir çok organın durmasına yol açmış. | Open Subtitles | سبب الموت هو تعطل الأجزاء الحيوية جراء الطلقة النارية وخسارة الكثير من الدماء |
Yine de şanslıyız ki reaktörün tamamı patlamamış ve can ve mal kaybı minumum seviyede kalmıştır. | Open Subtitles | لقد كُنّا محظوظين أنّ ذلك حدث في مُفاعل البحث وخسارة الأرواح تمّت اِحتواؤها بداخل المنشأة. وبحدٍّ أدنى من التداعيات. |
Doğru, olacaklar şöyle, ilaç tedavisi ve radiasyonla saç kaybı, bulantı ve iştah kaybı yaşanıcak. | Open Subtitles | صحيح, في هذه الحالة, سنكمل مع ادوية وعلاج بالاشعة, والتي ستسبب خسارة الشعر, غثيان, وخسارة الشهية. |
Şimdi kaybetmek neymiş öğreneceksin... özgürlüğünü, insanlığını kaybetmeyi öğreneceksin. | Open Subtitles | والأن سوف تتعلم معني الخسارة خسارة الحرية ، وخسارة الإنسانية |
Rütbelerin düşürülmesinden ölüm tehditlerine, işini kaybetmekten kalıcı işsizlik korkusuna kadar. | TED | بدءاً من تقليل ترقيتهم وللتهديد بالقتل وخسارة العمل وخسارة دائمة له |
Bu gerçekten dehşetli bir kayıp olsa da bu büyük kaybın içindeki ideal devam etmektedir. | Open Subtitles | إنها صدمة مروعة، وخسارة كبيرة ولكن في قلب هذه الخسارة، تبقى الفكرة |
Kendine gelip sayı atmayı bırakması lazım. | Open Subtitles | يجدر به التوقف عن التظاهر وخسارة النقاط |
Hızlı genişlemesi için tasarlanmışlar, böylece doku hasarı ve kan kaybı maksimuma çıkıyor. | Open Subtitles | صممت من أجل التمدد أو الانتشار السريع ومن أجل إحداث أكبر ضرر للأنسجة وخسارة الدماء. |
İspanya'nın kaybı, İngiltere'nin kazancı olacak çünkü. | Open Subtitles | وخسارة اسبانيا هي ربح لإنجلترا |
Eş desteği kaybı, manevi tazminat için 5 milyon dolar talep ediyoruz. | Open Subtitles | مقابل للألمِ والمعاناة ...وخسارة دعم الشريك |
Büyük bir müvekkilin kaybı, ...geç tahsilller ve... | Open Subtitles | وخسارة موكل رئيسي بوارد متأخر |
Özgürlüğün kaybı... kıstırılmış ya da hareket edemezlik hissi. | Open Subtitles | وخسارة الإستقلال: |
Ama Kont Dooku'nun kaybı... | Open Subtitles | -لكن وخسارة الكونت (دوكو) ؟ |
Evet. Ama pişmanlıkla hayatını kaybetmek farklı şeyler. | Open Subtitles | حسناً الندم أمر وخسارة الحياة أمر آخر |
Ne zamandan beri, birini kaybetmek zafer oldu? | Open Subtitles | منذ متى وخسارة شخص ما تعتبر نصراً ؟ |
Yani hayat ve ölüm ya da bir baba kaybetmek gibi. | Open Subtitles | أعني موضوع الحياة والموت وخسارة أبيك |
Sınavda başarısız olmaktan veya basketbol maçını kaybetmekten bahsetmiyorum. | TED | أنا لا أتكلم عن الفشل في امتحان وخسارة مبارة لكرة السلّة |
Seni ve paylaştığımızı kaybetmekten. | Open Subtitles | ومن خسارتك وخسارة علاقتنا ومن خسارتك وخسارة علاقتنا |
Hiçbir şey yapmayıp her şeyi kaybetmekten korkuyorum. | Open Subtitles | ما أخشاه هو الوقوف مكتوفة اليدين وخسارة كل شيء |
- Korkunç bir suç, yaralayan bir kayıp. - Kapatır mısın şunu? | Open Subtitles | جريمة شنيعة، وخسارة مروّعة هل يمكنك أن تطفئ هذا؟ |
İyi bir memurdu, kuvvetleri için büyük bir kayıp oldu. | Open Subtitles | كان ضابطاً جيد , وخسارة عظيمة للجيش |
Kendine gelip sayı atmayı bırakması lazım. | Open Subtitles | يجدر به التوقف عن التظاهر وخسارة النقاط |
Kendine gelip sayı atmayı bırakması lazım. | Open Subtitles | يجدر به التوقف عن التظاهر وخسارة النقاط |