Daha derine gitmek istediğimde -- burada tek kişilik denizaltı kıyafetini üzerime geçirmiş hâldeyim, bazıları buna "Jacques Cousteau'nun Woody Allen'la buluşma anı" diyor. | TED | بينما كنت أحاول الغوص أعمق، هذه بدلة غوص لشخص واحد -- بعض الناس يسمونها لحظة لقاء "جاك كوستو و ودي آلن ". |
Woody Allen Gregor's'ta yemek yiyormuş ve Robin gidip bakalım diyor. | Open Subtitles | (ودي آلن) يتناول طعامه في (غريق) و(روبن) تعتقد علينا الذهاب لرؤيته |
Uçaktan indiğinde bir Woody Allen filmine adım atacaksın. | Open Subtitles | ستغطسين في فيلم (ودي آلن) فور هبوطك من تلك الطائرة |
Bilmem ki... Güzel olabilir aslında. Woody Allen'ı hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لا أدري ، قد يكون هذا مسلياً، لم يسبق رأيت (ودي آلن) |
Robin, bir New Yorklu'nun Woody Allen'ı görmemesi mümkün mü? | Open Subtitles | (روبن) ، كيف تكوني نيوركية دون رؤية (ودي آلن)؟ |
Kusura bakma Robin ama Woody Allen'ı görene kadar gerçek bir New Yorklu sayılmazsın. | Open Subtitles | آسف (روبن) ، لكن لن تكوني نيوركية حقة حتى تري (ودي آلن) |
Woody Allen'ı o günden sonra birkaç ay daha göremediği doğru ama Robin o dakikadan sonra tam olarak şu sıfatı hak eden biri hâline gelmişti: | Open Subtitles | صحيح أنها لن ترى (ودي آلن) لبضع شهور لكنهكذاأصبحت(روبن)كمانقولها.. |
Woody Allen nerede? | Open Subtitles | أين (ودي آلن)؟ |