| ...bu onun çift vardiya yapması için bir fırsat olurdu. Öyle yapardı. | Open Subtitles | كانت فرصة لها لتعمل فى ورديتين و لقد فعلت |
| Annem çift vardiya çalışmak zorunda... ama onun fazla mesailerini ödemiyorlar. | Open Subtitles | حَسناً، أمّي كان لا بُدَّ أنْ تَعْملَ ورديتين لَكنَّهم حرموها من ساعات العمل الإضافية |
| Bir işle karın doyurmak mümkün değil, bu yüzden çift vardiya. | Open Subtitles | واحده بوظيفه الطعام شراء المستحيل ومن ورديتين فى اعمل لذا |
| - Çift vardiya çalışmış birine benziyorum, ki öyleyim. - Peki. | Open Subtitles | أبدو كشخص قضى ورديتين متتاليتين بدون راحة، حسناً |
| -Uçları pembe miydi? -Evet ya. | Open Subtitles | -حلمتاها صغيرتين ورديتين |
| Günde 2-3 vardiya çalışıyorsunuz. | Open Subtitles | تعمل علي ورديتين أو ثلاثة في اليوم |
| Pekala, Akira, ben burada çift vardiya çalıştım. | Open Subtitles | اكيرا يا حسنا ورديتين هنا عملت لقد |
| Çifte vardiya yapmam söylendi. | Open Subtitles | انا سوف اراقبها , سأعمل في ورديتين |
| Buranın müdürü birkaç vardiya çalışmama müsade etti. | Open Subtitles | والمدير قد سمح لي ان امسك ورديتين |
| Gün boyunca, iki vardiya, beş adam, yedi gece bekçisi. | Open Subtitles | طوال اليوم ، ورديتين ، خمسة رجال |
| İki vardiya vardı. | Open Subtitles | كان العمل مقسماً على ورديتين |
| Çift vardiya çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل ورديتين.. |
| -Uçları pembe miydi? | Open Subtitles | -حلمتاها صغيرتين ورديتين |