yaprak gibi titriyor şuan Tüm bu atışmaların ortasında kalmamalı. | Open Subtitles | جميعاً هي تهتز كـ ورقة نبات هي لا يمكنها حول كل هذه المشاحنات |
- Dün, saçımdan yaprak aldın Salı günü de söylediğim bir şeye deli gibi güldün. | Open Subtitles | البارحة، أبعدت ورقة نبات من شعري، ويوم الثلاثاء ضحكت بشدّة على شيءٍ قلته. |
Bunu söyleyen de saçında yaprak kalmış bir kız. | Open Subtitles | قولي ذالك لفتاة مع ورقة نبات على شعرها |
Yırtıcı hayvanlardan korunmak için yaprak kılığına girerler. | Open Subtitles | ... من أجل أن تحمي نفسها من المفترسين تقوم بتمويه نفسها و كأنها ورقة نبات |
Yırtıcı hayvanlardan korunmak için yaprak kılığına girerler. | Open Subtitles | ... من أجل أن تحمي نفسها من المفترسين تقوم بتمويه نفسها و كأنها ورقة نبات |
Kamboçya'da bulunan, çiğnendiğinde anında onları yere seren bir yaprak. | Open Subtitles | (إنها ورقة نبات يمضغونها في (كمبوديا إنها تطيح بهم على الفور |
Bir yaprak. | Open Subtitles | ورقة نبات. |