Daha yakından bakarsanız, küçük beyaz bir balık olduğunu görecekseniz, yakınlarda takılan küçük, beyaz ve gri bir balık. | TED | إذا رأيت عن قرب سوف ترى سمكة بيضاء صغيرة، سمكة صغيرة بيضاء ورمادية تسبح بالقرب منهم. |
Uçsuz bucaksız, yeşil, gri ve oldukça yağışlı. | Open Subtitles | يمكنك أن تقولي عظيمة، خضراء ورمادية ، وممطرة |
Resme bakınca fark ettim ki, çocuğun gri mavi gözleri vardı. | Open Subtitles | وكما لاحظت من الصورة الفتى كان لديه عيون زرقاء ورمادية |
Küçük odadaki yastıklarda ise Samuel'in tel tel ve gri saçı dışında bir şey bulamadım. | Open Subtitles | وعلى وسادات الغرفة الأصغر لقد وجدت فقط شعر سامويل آبوت صلبة ورمادية |
Çok havalı, gri renkte. Sende dizüstü çorap gibi durur. | Open Subtitles | إنها رائعة ورمادية وستصل إلى ركبتكِ تقريباً. |
Şişman ölü bir güvercin gibi soğuk ve gri. | Open Subtitles | إنها باردة ورمادية كحمامة سيمنة وميته |
Bu araba sodyum ışıkta gri görünür, ama LED ışıkta mavi. | Open Subtitles | هذه السيارة رمادية اللون تحت ضوء الصوديوم ورمادية اللون تحت مصابيح(إل.إي.دي) |
*Sen benim her şeyimsin, güneşimsin, * Sen yaşlı ve gri ve de uykucusun. * Sen benim turşu suratlı, müsrif Mary Jane'nimsin. | Open Subtitles | أنتِ كُلّ شيءَ، أنتِ شروقَ شمسي، أنتِ قديمة ورمادية و مليئة بالنومِ، أنتِ فاتحة شهيتي، و من بدد(ماريي جين)! |
Çok gri. | Open Subtitles | ورمادية للغاية. |
- Mavi ve gri tonlarında. | Open Subtitles | زرقاء ورمادية... |
Beyaz ve gri renkli bir kamyon. | Open Subtitles | لسيارة (فان) بيضاء ورمادية |