| Çıktı artışı ve bununla birlikte, boş zaman ve bel ölçüsü arttı. | TED | زادت الإنتاجية وزادت معها أوقات اللهو ومقاسات الخصر. |
| Temiz hava kuralları, yerle bir. Astım vakaları arttı. | Open Subtitles | وتم إهمال قوانين حماية البيئة وزادت نسبة الإصابة بالربو |
| Kitabınızı okuduk ve bizim bölümümüzün verimliliği %90 arttı. | Open Subtitles | لقد قرأنا كتابك وزادت انتاجيتنا للعمل بنسبة 90%ـ |
| Güneye doğru ilerledik, ve heyecanımız arttı. | Open Subtitles | توجهنا جنوباً وزادت الإثارة |
| Tüm topluluk yeni yaratığı selamladı ve imparatorluğun gücü daha da arttı. | Open Subtitles | رحب القصر ...به وزادت قوة الامبراطوريه |
| Otel verimliliği %90 arttı. | Open Subtitles | وزادت إنتاجية الفندق بنسبة 90 %ـ |
| Sayı gittikçe arttı. | Open Subtitles | وزادت المجاعة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 