O, inanılmaz derecede önemli bir şahıs ve onun hakkında ne zaman yapabilirsem konuşacağım. | TED | إنها شخصية مهمة للغاية، وسأتحدث عنها وقتما أستطيع. |
ama hastalık ve yoksulluğu aşabilecek potansiyele sahibiz, ve de bu meseleler hakkında konuşacağım. | TED | لكن لدينا القابلية للتغلب على الأمراض والفقر، وسأتحدث عن تلك الموضوعات، إذا رغبتم بذلك. |
Bayan Hallowayle de konuşacağım, sen aldığın yeni görevle uğraşırken, yeni birini baksın diye. | Open Subtitles | وسأتحدث للآنسة هولواي بجلب بديل لمكانك بينما تحضرّين لمهمتك |
Evet, Federallerle konuştum, ve tekrar konuşurum.. | Open Subtitles | نعم، تحدثت الى المحققين الإتحاديين وسأتحدث لهم ثانيةً |
oraya gidelim,sonra senin için onlarla konuşurum,yap bunu hadi... hadi yapalım bu işi... | Open Subtitles | دعهم يذهبوا ,وسأتحدث معك افعل ذلك دعهم يذهبوا ,افعل ذلك |
Yeniden ise baslamak icin onlarla konusacagim. | Open Subtitles | وسأتحدث معهم لأعود للعمل مجدداً |
Gidip setimi düzenlemeliyim, sonra seninle biraz konuşuruz. | Open Subtitles | يجب أن أذهب للإطمئنان على مجموعتي وسأتحدث إليكِ خلال لحظات |
Buna yayılma deniyor, daha detaylı değineceğim. | TED | يدعى الزحف الحضري العشوائي، وسأتحدث بصراحة بهذا الشأن. |
Şimdi bir kehanette bulunacak ve sizi özgürleştirecek Tanrı adına konuşacağım. | Open Subtitles | سأقول نبوءه الأن وسأتحدث عن من سيحرركم جميعا |
Şimdiye kadar yarısı ile konuştum ve geri kalanlarla hafta sonuna kadar konuşacağım. | Open Subtitles | تحدثت إلى نصفهم حتى الآن ـ وسأتحدث إلى بقيتهم خلال نهاية الأسبوع |
Öğrencilerin olağanüstü desteği sebebiyle isteklerini kabul etmeye karar verdim ve yazıma gelen histerik tepkiler hakkında herkesin önünde konuşacağım. | Open Subtitles | وبسبب الدعم العظيم الذي قدمه لي التلاميذ قررت أن أقبل دعوتهم وسأتحدث بشكل علني عن ردود الفعل الهستيرية |
Tamamen belirli bir sağlık koşulu hakkında konuşacağım. | TED | وسأتحدث عن حالة طبية خاصة جدا |
Bir şirketin genel değeri hakkında konuşacağım. bu değer biçmedir onların marjinleri hakkında konuşacağım. | TED | سأتحدث عن القيمة الإجمالية للشركة قيمتها الخاصة... وسأتحدث عن هامش ربح الشركة، |
Ben Müfettiş Monahan'ım. Doktor Hudson adına konuşacağım. | Open Subtitles | انا المحققة "موناهان" وسأتحدث نيابة عن الدكتورة "هيدسون" |
Ekvator Ginesi Konsolosluğuna gidip konuşacağım. | Open Subtitles | وسأتحدث إلى المسؤول هناك أياً كان |
Diğer erkek geldiğinde söyle, onunla konuşurum. | Open Subtitles | حسناً, أخبرني عندما يظهر الرجل الآخر وسأتحدث معه |
Birkaç gün buradayız. Sizinle sonra konuşurum. | Open Subtitles | سأكون هنا بعد يومين وسأتحدث اليكم لاحقا |
Birkaç gün buradayız. Sizinle sonra konuşurum. | Open Subtitles | سأكون هنا بعد يومين وسأتحدث اليكم لاحقا |
Onunla konusacagim. | Open Subtitles | وسأتحدث معه |
Tamam, babaanneme sarıl benim için. Sonra konuşuruz. | Open Subtitles | حسنا، فقط أحضني جدتي نيابة عنّي، وسأتحدث معكِ لاحقا. |
Böylece oralardaki bazı projelere katıldık, ben birkaçına daha değineceğim. | TED | فبدأنا بعمل مشاريع هناك، وسأتحدث عن بعضها. |