ويكيبيديا

    "وسط الغابة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ormanın ortasında
        
    • ormanda
        
    Terk edilmiş bir arabanın ormanın ortasında yanması dikkatleri üzerine çeker. Open Subtitles سيارة مهجورة،محروقة في وسط الغابة تميل لأن ترفع بعض علامات السؤال.
    Ve ormanın ortasında cadının zencefilli kurabiyeden evi vardı. Open Subtitles و في وسط الغابة بالضبط كان يوجد بيت الساحرة من كعكة الزنجبيل
    Ve ormanın ortasında, cadının, zencefilli kurabiyeden evi vardı. Open Subtitles و في وسط الغابة بالضبط كان يوجد بيت الساحرة من كعكة الزنجبيل
    Eğer ormanın ortasında duran bu kocaman atı kastediyorsan... evet. Open Subtitles إن كنتي تعنين الجواد الكبير الذي يقف في وسط الغابة فنعم، أراه
    Zayıf bir izin peşinde gece ormanda kıçımız donarken mi? Open Subtitles نتجمد من البرد في وسط الغابة من أجل دليلٍ ضعيف؟
    ormanın ortasında duran bu koca k... lı attan mı bahsediyorsun? Öyleyse, evet. Open Subtitles إن كنتي تعنين الجواد الكبير الذي يقف في وسط الغابة
    ormanın ortasında bir gemi bulduk. Oraya nasıl geldiğini bilmiyoruz ama 19. yy'dan kaldığını biliyoruz. CC: Open Subtitles توجد سفينة في وسط الغابة و لا نعلم كيف أتت و لكن ما نعرفه هو أنها تعود للقرن التاسع عشر
    Eh, bu teklif benim için bir onurdur. Ama kesin kararımı gece gece bir ormanın ortasında veremem. Open Subtitles ياله من شرف أن تدعوني للإنضمام ، ولكن لم يسبق أن قمت بإتخاذ قرار نهائي وسط الغابة في وقت الليل
    ormanın ortasında pek fazla insan araba kiralamaz. Open Subtitles ليس بإستطاعة الكثير من الناس حجز سيارة أجرة من وسط الغابة
    Mezun olurken, ormanın ortasında birilerinin inzivasını yöneteceğimi hiç düşünmemiştim ama buradayım. Open Subtitles حين تخرجت لم أتخيل نفسي أدير مأوى في وسط الغابة ولكن ها أنذا الآن أفعل ذلك
    ormanın ortasında terk edilmenin ne olduğunu anlayabilesin diye. Open Subtitles حتى تعرف ما تشعر به أن يكون مهجور في وسط الغابة.
    Turumuza kaldığımız yerden biraz daha güneye giderek devam edip, Amazon'un kenarındaki Bolivya'ya ulaşıyoruz, Bu da 1975 yılına ait ve eğer dikkatli bakarsanız, çatlağa benzeyen ince beyaz bir çizgi var ve tenha bir çiftçi de ilkel bir ormanın ortasında. TED وإن توجهنا أبعد بقليل إلى الجنوب في رحلتنا حول العالم، يمكننا التوجه نحو الحدود البوليفية لغابة الأمازون، هنا أيضا في العام 1975، إن نظرتم بدقة أكبر، هناك خط أبيض دقيق يعبر البساط الأخضر، حي توجد مزرعة وحيدة هناك في وسط الغابة البدائية.
    Sanki ormanın ortasında vahşi bir kabile bulmak gibiydi ağaçların arasından çıkıp, "Fear Of The Dark, en sevdiğim albüm!" diye bağırıyorlar. Open Subtitles وكان مثل العثور على بعض قبيلة غريبة في وسط الغابة وأنهم جميعا يخرج ويذهب. "خوف الظلام. الألبوم المفضل! "
    Siktiğim ormanın ortasında yalnızız... Open Subtitles اننا لوحدنا في وسط الغابة اللعينة
    9 yaşındaki sen tarafından toprağa gömülen bir ayıcığı aramak için ormanın ortasında duruyoruz. Open Subtitles -نحن وسط الغابة نبحث عن دمية دب دُفنت في قبر قليل العمق من قبلك وأنت في التاسعة.
    ormanın ortasında uydurma laflar sayılmaz. Open Subtitles صنع احرف في وسط الغابة لا تعد
    ormanın ortasında mı? Open Subtitles في وسط الغابة ؟
    Başkaları da var. Orada ormanın ortasında global bir atmosferik gözetleme kulesi bulduk ve bu kuleye yüz binlerce dolar değerinde bilimsel ekipmanlar astık, izopreni ve elbette, hazır oradayken başka şeyleri aramak için de. Bu ormanın ortasındaki kulenin tepeden görüntüsü. TED هناك حملات أخرى. وجدنا برج مراقبة بيئي عالمي هناك في وسط الغابة الإستوائية٬ وأضفنا ما تبلغ قيمتها مئات الٱف الدولارات من الأجهزة العلمية إلى هذا البرج من أجل البحث عن ال"أيسوبرين"٬ وأشياء أخرى طبعا٬ خلال الوقت الذي قضيناه هناك. هذا البرج في وسط الغابة الإستوائية٬ من الأعلى
    ormanın ortasında! Open Subtitles في وسط الغابة!
    ormanda yürüdüğün zaman üreme organlarını görürsün. TED ترون أعضائهم التناسلية عندما تسيرون وسط الغابة.
    Silahlarını dolduramadan, kalk ve kaç ikimiz de ormanda buluşuruz, tamam mı ? Open Subtitles في تلك اللحظة ارتم أرضا وعندما يحاولون تعبئة أسلحتهم مجددا سنكون في وسط الغابة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد