Yani Big Tobacco onu durdurmak için elinden geleni yapacaktır. | Open Subtitles | ونحن نعلم أن شركات التبغ ستقوم بما في وسعها لمنعه |
Bence şu an, oğlunu kurtarmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır. | Open Subtitles | أعتقد أنها الان ستفعل كل ما في وسعها لحماية ابنها |
Ona annesinin elinden geleni yaptığını söyledim. | Open Subtitles | حملتها و أخبرتها أن ماما حاولت بأفضل ما في وسعها لمساعدتها |
elinden geleni yapıyor. Ona zorla yediremeyiz. | Open Subtitles | إنّها تبذل مافي وسعها لايمكننا إجبارها على تناول الطعام |
Bu iş için özel bir ekip var mı? polis elinden geleni yapıyor kaynakları biraz sınırlı olabilir. | Open Subtitles | أفهم ولكن الشرطة تفعل ما في وسعها بالمصادر المحددة الموجودة علي الجزيرة |
Venedik bu ordunun arkasında olmak için elinden geleni yapacak, Papa Cenapları. | Open Subtitles | فنيسيا سوف تفعل كل شيء في وسعها أن تكون وراء هذا حملة صليبية, مقدسة. |
Sen ve grubun oldukça iyiydiniz ve bunu dünyanın en başarılı kötüsü size karşı elinden geleni yaparken yaptınız. | Open Subtitles | أنتَ وفريقك قمتم بكمٍ هائل .وفعلتم ذلك أمام أعظم عدوٍ بالعالم .تلعب بكل مافي وسعها أمامكم |
Tek Hızcı'nın kendisi olduğunu göstermek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. | Open Subtitles | وسيفعل كل ما في وسعها لضمان وهو سبيدستر الوحيد. |
Beni korumak için elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | فعلت كل ما في وسعها لحماية لي. أنا سوف أكون دائما. |
Sanırım polis elinden geleni yapıyordur. | Open Subtitles | أعتقد أن الشرطة تفعل ما في وسعها. خذ. |
Birleşik Devletler silahlı kuvvetlerince hiçbir koşul altında Küba'ya müdahalede bulunulmayacaktır, sorumluluklarını yerine getireceğine inandığım bu hükümet, Küba'da cereyan eden hadiselerin içinde hiçbir Amerikalının olmayacağını garanti altına almak için bu konuda elinden ne geliyorsa yapacaktır. | Open Subtitles | لن يحدث، تحت أي ظرف من الظروف تدخل" للقوات المسلحة للولايات المتحدة في كوبا وهذه الحكومة سوف ،تبذل كل ما في وسعها وأعتقد أنها قادرة على النهوض بمسئولياتها لضمان |
Dr Shepherd elinden gelen her şeyi yaptı, ama hasar çok fazlaydı. | Open Subtitles | دكتور (شيبرد) لقد فعلت كل ما في وسعها لكن كان هناك الكثير من الضرر |
elinden geleni yaptı. | Open Subtitles | فعلت كل ما في وسعها. |
Eric, iki işte çalışıyorum. Anne elinden geleni yapıyor. | Open Subtitles | إريك) أنا أعمل في وظيفتين) أمّكَ تفعل ما في وسعها |
Sally elinden geleni yapıyor ama bir saman balyasını kaldıramıyor. | Open Subtitles | (سالي) تفعل ما في وسعها ولكنها لا تستطيع حمل كومة قش. |
Jenna bu gece hatasını telafi etmek için elinden geleni yaptı ben de küçük aşk meleğimin aptal gibi görünmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | (جينا) فعلت كل ما في وسعها كي تعوضكم الليلة يا رفاق، وأنا لن أدع كيوبيدي الصغير يبدو غبياً. |
- Jane Gloriana Villanueva anlaşmalıklardan kaçınmak için elinden geleni yapmıştı. | Open Subtitles | ما في وسعها لتجنب الصراع |
Ve böylece Jane, korsanla bir bağ kurabilmek için elinden gelenin en iyisini yaptı. | Open Subtitles | وهكذا بذلت (جاين) ما في وسعها لتفهم القرصان |
- O elinden geleni yaptı. | Open Subtitles | -لقد بذلت ما في وسعها -حقا؟ |
Amir veya eşi Nazihah'ın, yanlışlıkla ülke içi terör eylemine karıştıklarına inanılırsa eminim ki ülkeniz, korkunç bir yanlış anlaşılmayı önlemek için elinden geleni yapacaktır. | Open Subtitles | وأنا متأكّد أنّ بلدكَ ستبذل كلّ ما في وسعها لتجنب سوء الفهم الفظيع إذا كان (أمير) بطريقة أو بأخرى أو زوجته (نزيهة) ظُنّ بشكل خاطئ أنّهما متورّطان في عمل من أعمال الإرهاب المحلّي |