Doğru ama Dina, organik ürünleri çok seviyor merkezde, organik ürünler satan bir market olduğunu, duydum. | Open Subtitles | وهذا الحق، لكن ديناً يحب الأشياء العضوية وسمعت أن مخزن المنتجات الطبيعية في المركز. |
Ayrıca birinde Kabil'in mührü olduğunu duydum. | Open Subtitles | وسمعت أن أحدهم أيضاً ، استولي علي علامة قابيل، |
Bir de bazı özel mekanlar olduğunu duydum oralarda başbaşa yemek yiyebiliriz. | Open Subtitles | وسمعت أن هناك بعض النوادي الخاصة حيث نستطيع تناول العشاء سويا |
Ve duyduğuma göre Paris baharda çok güzelmiş. | Open Subtitles | وسمعت أن "باريس" رائعة بموسم الربيع |
Ve duyduğuma göre çok tatlı bir amı varmış. | Open Subtitles | وسمعت أن لها مفاتن جميلة |
Ben Gustav, duyduğum kadarıyla kraliçe arının masaja ihtiyacı varmış. | Open Subtitles | أنا (غوستاف)، وسمعت أن ملكة النحل في حاجة إلى تدليك. |
Ben Gustav, duyduğum kadarıyla kraliçe arının masaja ihtiyacı varmış. | Open Subtitles | أنا غوستاف، وسمعت أن ملكة النحل و _ في حاجة إلى التدليك. |
Bu gezegenin tamamen boş olduğunu duydum. | Open Subtitles | وسمعت أن هذا الكوكب غير مأهول تماما |
çok güzel parçalar olduğunu duydum. | Open Subtitles | وسمعت أن هنالك قطع جميلة |