Daha dün çocuktunuz şimdi dövme yaptırıyorsunuz. | Open Subtitles | في دقيقة تكونون اطفالاً و فجأة تكبرون و يكون لديكم وشوم |
Daha dün çocuktunuz şimdi dövme yaptırıyorsunuz. | Open Subtitles | في دقيقة تكونون اطفالاً و فجأة تكبرون و يكون لديكم وشوم |
Galiba Rus mafyasıyla bağlantıları var ve çok rahatsız edici dövmeleri var. | Open Subtitles | أعتقد أن لديه صلة بالمافيا الروسية . كما أن لديه وشوم قبيحة |
Kolunda kurukafa dövmeleri vardı. | Open Subtitles | رجع للبيت هو يرتدي زياً أسود كان عنده وشوم جماجم على ذراعه |
Söyledikleriniz o olduğunu açıkça ortaya koyuyor barkotlu dövmesi var, | Open Subtitles | طلبت منه أن يراقب أي شخص يدخل مع شريحة مشفرة أو وشوم |
Tek söylediğim dövmeli kızların kolay kızlar olduğuydu. | Open Subtitles | و كل ما قلته لها أن الفتاة التى لديها وشوم تكون فتاة سهلة. |
Mama'nın kollarında ve bacaklarında dövmeler vardı. | TED | كم ترون، كان لأمي وشوم على يديها ورجليها، |
Anlaşmıştık; 18 yaşına kadar dövme veya piercing yoktu. | Open Subtitles | لقد اتفقنا, لا وشوم لا ثقوب حتى عمر سن الـ18 |
Cezaevindeki dövme veri tabanında bir eşleşme buldum. | Open Subtitles | إذن وجدتُ مُطابقة من قاعدة بيانات وشوم السجون. |
Evet, erkeklerin gözyaşı içinde dövme yaptırdıkları bir yer. | Open Subtitles | أجل، أين يأتي الرجال لوضع وشوم تحت العينين. |
Güney Pasifik'te denizcilik macerası sırasında dövme yaptırmamışlara 1968 yılında Disneyland'e gitmiş bir hippi gibi davranacağız. | Open Subtitles | أو وشوم لم يحصل عليها جرّاء مغامرة في القوات البحرية في المحيط الهادئ سنعامله كأنه غريب أطوار في ديزني لاند عام 68 |
Yani, ağızlarındaki dişten çok dövmeleri olan tamamı beyinsiz bir düzine insanın ve böyle bir davada mı karar verecekler? | Open Subtitles | أعني لديهم وشوم على أجسادهم أكثر من أسنان بأفواههم ورؤوسهم خاوية تماماً ويُفترض أن يقرّروا نتيجة أمر هام كهذا؟ |
Barınakta buna benzeyen küçük dövmeleri olan bir kız vardı. | Open Subtitles | كان هناك فتاة داخل الملجأ تقوم بعمل وشوم فقط مثل تلك |
Askeri eğitim kampları, göz dövmeleri ve tifüs, Tanrım! | Open Subtitles | مخيمات التدريب و وشوم العين و حمى التايفوئيد, يا إلهي |
- Şu anda kimliği belirsiz. Kimliği yok, dövmesi yok, belirgin bir iz yok. Al bunu. | Open Subtitles | حاليا هو مجهول لا يوجد هوية لا يوجد اي وشوم أو صفات معينة |
Onu kaçırmaya çalışan haydutlardan birinde hapishane dövmesi vardı. | Open Subtitles | احد هؤلاء الأشخاص الذين حاولوا اخذها كان يحمل أحد وشوم السجون. |
Zaten SAS üyesi olanlar da SAS dövmesi yaptırmazlar çünkü SAS'ın gizli olması gerekir. | Open Subtitles | ناهيك عن الناس الذين يعلمون هناك لا يحصلون على وشوم لأن الخدمه البريطانيه الجويه الخاصه خفيه ذلك هو المغزى |
Siyah ve dövmeli olduğundan çete üyesi olduğunu ve uyuşturucu kullandığını mı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | اذن تظنين انه بسبب انه أسود و لديه وشوم انه كان في عصابة و يتعاطى المخدرات؟ |
Amerika'nın En Çok dövmeli Bebeği yarışmasıyla tekrar karşınızdayız. | Open Subtitles | مرحبا بكم مرة أخرى في أكبر وشوم أطفال أمريكية. |
Senin tipin olduğunu sanmıyorum, dövmeler, hızma, koyu makyaj... | Open Subtitles | من الأرجح إنها ليست من نوعك المفضل وشوم, حلقات حديدية, تبرج أسود |
Başka yerlerinde de dövmen var mı? | Open Subtitles | ألديك أيّة وشوم أخرى؟ |
Diğer dövmelerini hiç görmedik. | Open Subtitles | لم يتسنَّ لنا رؤية وشوم بعضنا |
Ölüm dövmelerine bakarak söylersek belki de senden bile daha iyi bir kırpıcıdır. | Open Subtitles | رُبما مُقتصًا أفضل منك حتى، بناءً على وشوم القتل تلك |