ويكيبيديا

    "وطويلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve uzun
        
    • uzun ve
        
    • uzun bir
        
    • ve uzundu
        
    • uzun süreli
        
    Geçmiş yedi Noel arifesi kadar ağır ve uzun olacak. Open Subtitles كانت ثقيلة وطويلة كتلك السبع سنوات الماضية
    Zaten hayatı çirkin, hayvani ve uzun olarak tanımlıyor. Open Subtitles فهو أساساً مؤمن أن الحياة قذرة، ووحشيّة، وطويلة
    Onlara mutlu ve uzun bir mutluluk dilerim. Open Subtitles أريد أن أتمنى لهم حياة زوجية سعيدة وطويلة أنت ووالدك مقربين للغاية، صح؟
    Gibson Kurulumu artık standart bir araç, uzun ve kısa DNA parçaları yapabilmek için dünyadaki tüm laboratuvarlarda kullanılıyor. TED طريقة جيبسون هي الآن أداة ذهبية أساسية، تستخدم في المختبرات حول العالم لبناء قطع قصيرة وطويلة من الحمض النووي.
    Sen çok uzun ve başarılı bir hayat geçireceksin, bu iyi değil mi? Open Subtitles أجل, تبدو لي وكأنك ستحيين حياة مثيرة وطويلة ــ هذا جيد إذن, صحيح؟
    İyi peki, beyaz, uzun ve sevimli doğduğum için üzgünüm. Open Subtitles حسناً, أنا آسفة أنني ولدت بيضاء اللون وطويلة القامة وجميلة
    Bak işte bu... bir katır tüccarı için kat edilmesi uzun bir yoldur. Open Subtitles وهـذه طريق شاقة وطويلة بالنسـبة لتاجـر للبغـال.
    Büyükannen onun meslektaşıydı, iyi eğitimli,güzel ve uzundu. Open Subtitles ،كانت معه في الجامعة ...وهي امرأة مثقفة لطيفة، وطويلة
    Onun istikrarlı uzun süreli bir gay ilişkisi olduğu sanılıyor. Open Subtitles يفترض به أن يكون في علاقة منحرفة مستقرة وطويلة الأمد
    Zor olduğunu biliyorum, ama güzel ve uzun bir hayatı oldu. Open Subtitles أعلم أن الامر صعب , لكنه عاش حياةً طيبه وطويلة .
    Anayola yakın olması, kamyon yanaşabilecek kadar büyük ve uzun bir park yeri olması vs. Open Subtitles مدخل طريق سريع قريب طرق خاصّة واسعة وطويلة التي يُمكن أن تناسب مقطورة.
    Kökleri tutunduğunda, ağaçlar büyüyüp aynı benim gibi büyük ve uzun olacaklar. Open Subtitles وفاتورة100دولار ملفوفة في احد غرف رجالك؟ وبمجرد تمسك الجذور , تلك الاشجار ستنموا لتصبح كبيرة وطويلة مثلي
    Yavaş ve uzun bir yolculukla ailecek diyarı boydan boya geçsek. Open Subtitles عائلتنا بأجمعها مجتمعة معًا برحلة بطيئة وطويلة عبر البلاد؟
    Sağlıklı ve uzun yaşamamızı istiyordum. TED أردت أن نعيش حياة صحية وطويلة.
    Aynı zamanda iş dünyasına baktık ve aynı özelliklerin dayanıklı ve uzun ömürlü iş yerlerinin de niteliği olduğunu gördük ve bu özelliklerin olmadığı iş yerlerinin kısa ömürlü olduğunu fark ettik. TED وذهبنا أيضا لإلقاء نظرة على الأعمال التجارية، ووجدنا أن هذه الخصائص ذاتها تميز أيضا الأعمال التي كانت مرنة وطويلة الأجل، ولاحظنا غيابها عن تلك التي كانت قصيرة الأمد.
    Bunun yerine uzun ve yavaş jeolojik ritimlerle yönetiliyor. TED بدلًا من ذلك، فهي مدفوعة بإيقاعات جيولوجية بطيئة وطويلة.
    Üçüncü sahnenin nasıl olacağını çok iyi bilmesinin dışında uzun ve sürekli aşağıya meyletmesi aynı babamın hayatı gibi. Open Subtitles عدا أنه يعلم، يعلم جيداً كيف ستكون مرحلة كهولته حالة رفض ثابتة وطويلة
    Bir oğlum olsaydı uzun ve sakin bir hayatı olsun isterdim. Open Subtitles لو كان لدي إبن كنت سأتمنى له حياة يسيرة وطويلة
    uzun ve zor bir yolculuk olabilir. Open Subtitles يبدو انها ستكون رحلة صعبة وطويلة
    Önümüzde uzun ve zorlu bir yolculuk olduğunu hissediyorum. Open Subtitles أحس أنه أمامنا رحلة صعبة وطويلة.
    Umarım ikiniz de uzun ve mutlu bir hayat sürersiniz. Open Subtitles أتمنى لكلاكما حياة سعيدة وطويلة معاً
    Sıska ve uzundu. Open Subtitles لقد كانت نحيفة وطويلة القامة
    ABD, uluslararası partnerlerimiz ile beraber on yıllarca sürmüş bir kinin başaramadığını başardı detaylı, uzun süreli bir anlaşma Open Subtitles الولايات المتحدة" جنباً إلي جنب" مع شركائنا الدولين حققت شيئاً لم تحققه عقوداً من العداء صفقة شاملة وطويلة الأمد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد