ويكيبيديا

    "وعاء من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir kase
        
    • bir tas
        
    • dolu bir
        
    • tas çorba
        
    • kase mısır
        
    Masanın kenarına bir kase kraker koyduk. TED كان لدينا وعاء من الكعك المملح وضع علي الجانب.
    bir kase pirinç, bir kase pirinçtir, bir diğerinden farksızdır. Open Subtitles كـ وعاء من الأرز، أنه مجرد وعاء آخر من الأرز، لا يختلف عن غيره
    Diğer yanda, benim gibi bir adam için, hayat yakutlarla dolu bir kase. Open Subtitles بالنسبة لرجل مثلي، من ناحية أخرى، الحياة هي وعاء من الياقوت.
    Ghata git, bir tas su getir ve hemen dön. Open Subtitles إذهب للقهات وأحضر وعاء من الماء وعد بسرعة
    Bir gün dara düşersen, sana bir tas çorbayı çok görmeyiz. Open Subtitles إذا دخلتَ في مأزق , سنقوم دائماً بالعثور على وعاء من الحساء لك.
    Hazırladığın her tas çorba müşterine verdiğin bir hediyedir. Open Subtitles كل وعاء من الرامن تحضرينه هو هدية لزبونك
    bir kase şekersiz mısır gevreği yemek bir kase mısır gevreksiz şeker yemek gibi. Open Subtitles يمكنك أكل وعاء من الكورن فليكس بدون سكر مضاف أو يمكنك أكل وعاء من السكر بدون كورن فليكس
    Sana evde eşlik edeceğiz, ve bir kase ararot nişastası hazırlayacağız. Open Subtitles سنرافقك للمنزل و نعد وعاء من الأروروت ماري الكمادة
    Gelip oturmak ve bir kase grape-nuts yemek ister misin? Open Subtitles هل ترغب في القدوم و الجلوس أمامي أترغب في الحصول على وعاء من حبوب العنب و الجوز ؟
    bir kase grape-nuts yemek. Open Subtitles لا تريد الحصول على وعاء من حبوب العنب و الجوز ؟
    Şimdilik iyi ama biraz daha büyüyünce bir kase erişteyle ona söz dinletemeyeceksin. Open Subtitles هذا ينفع في الوقت ..الحالي، لكن حين يكبر قليلاً لن يُسكته وعاء من شعرية
    Uyandığında parmağını bir kase erimiş suyun içinde bulursan ne yaparsın? Open Subtitles و وجدت إصبعك عائماً في وعاء من الثلج الذائب؟
    Sayın Yargıç, Pazartesi günü oraya gittim bir kase süt aldım, ve uzun bir süre kuyrukta bekledim. Open Subtitles ..سيدي ، ذهبت الى هناك يوم الإثنين مع وعاء من الحليب ، وقفت في طابور طويل
    Bir çalışmada çocuklara televizyon izlerken atıştırmaları için bir kase balık kraker verildi. Open Subtitles دراسة جعلت أطفال يشاهدون التلفاز وأعطتهم وعاء من الرقائق أثناء مشاهدتهم للتلفاز
    Max, tıbbi çantamı kap ve beni takip et. Steve, bir tas su getir. Open Subtitles ماكس، إجلب الحقيبة الطبية و إتبعني ستيف، إجلب وعاء من الماء
    Yetişkin adamlar bir tas çorba için kavga ediyorlar. Open Subtitles رجال كبار ويتقاتلون على وعاء من الحساء
    bir tas çorbaya giden yolu... Open Subtitles وعاء من حساء الفاصوليا. -جائع ؟
    bir tas su lazım. Open Subtitles -أحتاج إلى وعاء من الماء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد