"وعلمني" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öğretti
• öğretmişti
• ve bana

bana alet kullanmayı o öğretti.
وكان ميكانيكياً محترفاً .. وعلمني كيفية استخدام الادوات

Orada olduğu süre boyunca benim gurum oldu ve Seymour bana hem sinekleri sevmeyi hem de bilimle oynamayı öğretti.
لقد كان عرابي ومرشدي وعلمني أن أحب الذباب وأن ألعب مع العلم

ve bana bizim tarafımızdaki insanların sizin tarafınızdaki insanları durdurmak için sınırı görmezden gelebildiğini öğretti.
وعلمني بأن الأشخاص في جانبي أحياناً يحتاجون لمطس الخط لإيقاف اشخاص من على جانبك

Babam da bana mızıka çalmayı öğretmişti.
وعلمني جدي العزف على الهارمونيكا، إستمعي.

Bütün başkentlerin isimlerini de öğretmişti.
وعلمني أيضاً أسماء كل المدن العواصم

Bana da biraz öğretti. Kilitleme ve tutma gibi şeyler var.
وعلمني بعضاً منها مثل الحجز ، العقد ، وأشياء كَتلك ، إنها جيدة

Sonra Cyrus ile tanıştım ve daha güçlü olabilmek için bana bazen kendinin zayıf olmasına izin vermenin gerektiğini öğretti.
ثم التقيت سايروس, وعلمني أن أحيانا يجب عليك ان تسمحي لنفسك ان تكوني ضعيفه

ve bana iki şey öğretti;
: هو فلمي المفضل وعلمني شيئين مهمين واحد :

Gerçekten, akşam yemeğini o ısmarladı ve bana salsa öğretti. Amira, söylediğine göre resimdeki kişi, ile çok farklı ortamlarda mesajlaştık.
ظريف حقا ,ابتاع العشاء تلك الليلة وعلمني رقصة السالسا حسنا اميرة لا تدّعي

Beni oyuna senin baban soktu, bilmem gereken her şeyi o öğretti.
وضعني والدك في هذه الأعمال وعلمني كل شيء.

O benim babam. Bana yüzmeyi o öğretti. Güzel de öğretti.
هذا أبي , علمني كيف أسبح وعلمني بشكل جيّد

Bana mekanik şeyler haklkında bir sürü şey öğretti.
وعلمني كل الامور المتعلقة بالميكانيكا

Marvel tarzı karikatürün nasıl çizildiğini anlatan bir kitabım vardı. Bana süper kahramanların, bir kadının ve kasların nasıl çizildiğini olması gereken şekliyle öğretti, eğer X-Men ya da örümcek adamı çizecek olsaydım.
وكان لدي ذلك الكتاب عن كيفية رسم رسوم هزلية بطريقة مذهلة، وعلمني كيف أرسم الأبطال الخارقين. كيف أرسم امرأة، كيف أرسم عضلات بالطريقة التي يفترض أن ترسم بها لو كنت سأرسم للرجل العنكبوس أو الرجال إكس

Bana düdükle karşılık vermeyi, yerimi belli etmeyi ve selamlamayı öğretmişti.
وعلمني فطنة الرد وتقليد صوت البط

Nasıl açılacağını öğretmişti.
وعلمني كيفية فتحها.

Bana bir yer açmıştı. Bir sürü şey öğretmişti.
وهيأ لي مكان، وعلمني أموراً