"وفتى" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir çocuk
• ve oğlan
• Venezuellalı çocuk

Büyükannesi ve sekizinci sınıftayken bürüksel lahanasıyla boğulmuş bir çocuk haricinde.
ماعدا جدتها وفتى عرفته في الصف الثامن اختنق ببرعم كرنب

Bir de çaylağın numarasını kanla yazmış ama inkar eden bir çocuk.
وفتى كتب رقم خدمة المبتدئ العسكرية بالدماء يقول أنّه ليس الفاعل.

Elimde bir kalp ve o kalbe ihtiyaç duyan bir çocuk vardı. Ve şimdi ikisi de ölü.
لدي قلب وفتى يحتاج قلب والآن كلاهما ميتان.

Diğer kız ve oğlan
فتاة أخرى وفتى

Boynuzlanan Venezuellalı çocuk hakkında birşey duydun mu?
هل سمعت نكتة الفارسة المثيرة وفتى الأسطبل؟

Bir adam ve bir çocuk Fransız ordusuna ve şeytani yerlilere karşı?
رجلٌ وفتى ضد الجيش الفرنسي وهؤلاء المحليّين الشيطانيين؟

Bir kız kardeş ve kayıp bir çocuk Peygamber'in işini araştırıyorlar.
اخت وفتى ضائع يتدخلان في شأن النبي

İki ölü var. Ve biri sadece bir çocuk
لدينا 2 من القتلى وفتى بعمر الثامنة.

O hasta ve yalnız bir çocuk.
إنه مريض وفتى وحيد

İki rahip ve çarmıha gerilen bir çocuk.
كاهنان وفتى مصلوب

Polis asıl amacından uzaklaşıyor, aşırı tepki gösteriyor J gibi bir çocuk da bu genç yaşında yasaların doğru uygulanmadığına tanık oluyor.
تتصرّف الشرطة بشكل مفاجيء ومن العدم، وفتى صغير مثل (جي) تراوده فكرة، أنك لا تستطيع الوثوق بالقانون ليعمل جيداً.

Yasa dışı olarak nakledilen litrelerce kan ve üç litre kanla dolanan ölü bir çocuk...
لدينا كمية من الدماء منقولة غير شرعياً وفتى ميت قد فقد 7 (باينت)

Güçlü ve tatlı bir çocuk.
انه قوي وفتى رائع ولطيف.

Ralph'in yasindaki bir çocuk uzun dayanamaz.
درجة حرارة فتحة التهوية 128، وفتى بعمر (رالف) لن يصمد طويلا.

Şüpheli 1, bir kadın ve bir çocuk.
"مجرم"، وإمرأة"، "وفتى".

Eee, Ron, boynuzlanan Venezuellalı çocuk hakkında sen birşeyler duydun mu?
إذا هل سمعت نكتة الفارسة المثيرة وفتى الأسطبل؟