Akıllı, meraklı ve tüm yetenekli çocuklar gibi utangaç ve içine kapanık. | Open Subtitles | انه ذكي وفضولي وكبقية الاطفال الموهوبين انه ربما يكون.. خجول ومتحفظ |
Akıllı, meraklı ve tüm yetenekli çocuklar gibi utangaç ve içine kapanık. | Open Subtitles | انه ذكي وفضولي وكبقية الاطفال الموهوبين انه ربما يكون.. خجول ومتحفظ |
Pek iyi bir hafızam yok, o yüzden sahtekarlık başımı hep belaya sokar. Yani doğal bir dürüst ve doğal bir meraklı olarak bu tarz bilim yapmaya mecburdum. | TED | لدي ذاكرة ضعيفة بوضوح، وعدم الصدق قد يخلق لي المشاكل دائما. إن مثلا -- كنت دائما صادقا بالفطرة نوعا ما وفضولي الطبع، وهذا يقود إلى ذلك النوع من العلم. |
Ben sadece meraklı bir gergedanım. | Open Subtitles | أنا مجرّد وحيد قرن صغير وفضولي |
Ben sadece meraklı bir gergedanım. | Open Subtitles | أنا مجرّد وحيد قرن صغير وفضولي |
Hala emniyete çalışan meraklı bir eski polis mi? | Open Subtitles | شرطي سابق وفضولي, ما زال على قائمة رواتب الشرطة . |
Yavaş değil. O akıllı, meraklı, zeki bir çocuk. | Open Subtitles | إنه ليس ضعيفاً إنه فتى صغير ذكي وفضولي |
Büyük ve meraklı bir yetişkin erkek. | Open Subtitles | ذكرٌ بالغٌ ضخمٌ وفضولي |
meraklı ve merak uyandıran. | Open Subtitles | فضولي وفضولي. |