Kulübeye gidiyordum. Belki onu koruma için kullanabilirim diye düşündüm | Open Subtitles | قررت الذهاب إلى المنزل الخشبي وفكرت أنني بحاجة لبعض الحماية |
Çok sıkıntılı görünüyordun ve seni onun gibi gülümsetebilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | متوتراً للغاية، وفكرت أنني ربما أستطيع جعلك تبتسم كما هي تفعل. |
Ve kendi işimi kurabileceğimi düşündüm. | TED | وفكرت أنني أستطيع أن أبدأ أعمالي التجارية الخاصة بي. |
Annapolis'deyken bana çok yardımcı oldun ve belki sana bazı istemediğin tavsiyeler vererek borcumun bir kısmını ödeyebilirim diye düşündüm. | Open Subtitles | أوه، كنت دائما مفيد جداً بالنسبة لي عندما كنت في أنابوليس وفكرت أنني ربما أستطيع أن أقدّم القليل |
İstedim ama bekârlığa veda partisi sabahı uyandım ve harika bir kızla evleniyorum düğünümü mahvedemem diye düşündüm. | Open Subtitles | أردت ذلك, لكنني استيقظت في الصباح بعد حفل توديع العزوبية وفكرت, "أنني سأتزوج فتاة رائعة". لا يمكنني أن أخرب زفافي". |
Biraz takılırız diye düşündüm. | Open Subtitles | وفكرت أنني أدخل بسرعه. |