Dur, gerçekten gözleri ve ağzı dikişli bir kızın bütün bu e-posta zincirini başlattığına inanmıyorsun değil mi? | Open Subtitles | انتظري، لا تعتقدين حقا ً بوجود فتاة أغلقت عيناها وفمها بالخياطة وهي الآن تختلق رسائل إلكترونية متسلسلة لتفعل ماذا؟ |
Cuma gecesi, buradan 6 blok ileride, bir apartmanın zemin katında elleri ve ağzı, gümüş rengi koli bandıyla bantlanmıştı. | Open Subtitles | مساء الجمعة، شقة من طابق واحد على بعد ست بنايات من هنا يديها وفمها ألصقت بشريط لازق |
Justin, kaba ve ağzı açık yemek yiyen bir kız arkadaşın olduğu için üzgünüm ama ben senin arkadaşınım ve benim için mutlu olman gerekir. | Open Subtitles | (جستن)، آسف لأنّ خليلتك فظّة وتمضغ وفمها مفتوح ولكنّي صديقك، ويجب أن تسعد لأجلي |
Kâğıt peçete kullanıyor ve lokmalarını çiğnerken ağzını kapatıyor. | Open Subtitles | إنها تستخدم منديلاً وتأكل وفمها مغلق |
Anne, Gracy çiğnerken ağzını açıyor öğğğh | Open Subtitles | امي , جريسي تمضع وفمها مفتوح |