ويكيبيديا

    "وفي أحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ve bir
        
    • Sonra bir
        
    • bir gece
        
    Ve özellikle benim için karanlık bir günde Jason oturdu Ve bir mail yazdı. TED وفي أحد الأيام الأكثر حلكة بالنسبة لي، جلس جيسون وكتب لي رسالة بريدية.
    Ve bir gün hocam bana 25 metrelik bir havuzun diğer ucuna nefes almadan yüzmem gereken bir alıştırma verdi. TED وفي أحد الأيام طلب مني المدرب أن أقطع سباحة بركة بطول 25م دون أن آخد نفسًا.
    Ve bir gün, bana aynı şekilde baktığında, işte o zaman- bu ikimiz içindi. Open Subtitles وفي أحد الأيام، نظرت إلي بتلك الطريقة، وكان ذلك لكِلانَا.
    Siz kızların bildiğinden emin olduğum üzere. Sonra, bir gece, yıllardır görmediğim eski aşklarımdan biri vardı ve oturuyordu tam orada oturma odasında. Open Subtitles كما أني متاكدة بأنكم تعرفون كل ذلك، وفي أحد الليالي كان هنالك أحد من الذين كنت على علاقة به ولم أره منذ سنين
    Sonra bir gün arkadaşım işini kaybetti ben arkadaşımı, gerçekten iyi bir adamı kaybettim. Open Subtitles وفي أحد الأيام صديقي فقد عمله و أنا فقدت صديق كان رجلاً طيب
    Sonra bir gün , bam, boş bir dolap. Open Subtitles وفي أحد الأيام فجأة، اختفت ملابسه من الخزانة
    Ve bir gün beni asla sevemeyecek bir adama aşık olduğumu anladım. Open Subtitles وفي أحد الأيام أدركت بأنّني كنت عاشقة لرجل لايمكن ان يبادلني الحب ابدا
    Ve bir gün beni asla sevemeyecek bir adama aşık olduğumu anladım. Open Subtitles وفي أحد الأيام أدركت بأنّني كنت عاشقة لرجل لايمكن ان يبادلني الحب ابدا
    Mağaralarda ne olduğunu hepsi biliyordu Ve bir gün içlerinden biri dışarı çıktı ve gidip gerçek dünyayı gördü, geri dönüp diğerlerine anlattı. Open Subtitles كل مايعرفونه، هو مايوجد في الكهف، وفي أحد الأيام خرج أحدهم من الكهف.. وذهب للخارج و..
    Büyük bir depresyona girdi, konuşmamaya başladı Ve bir gün kalbi durdu. Open Subtitles لقد اصابهُ إكتئابٌ عميق ، توقفَ عن الحديث وفي أحد الأيام ، توقفَ قلبهُ
    Ve bir gün görmediği bir anda, arabayı üzerine sürdüm. Open Subtitles وفي أحد الأيام، وعندما كان لا ينظر دهسته بالسيارة
    Ve bir gün bir araya geldiğimizde konuşacak bir şeylerimiz olur dedim. Open Subtitles وفي أحد الأيام لقد خضنا حوار حول عندما نكون معاً.
    Evvel zaman içinde, Dev adında küçük bir sevgilicik yaşarmış Ve bir gün güzel Prenses Rachel'la tanışmış. Open Subtitles ذات مرة , كان هناك جرو صغير إسمه ديف وفي أحد الأيام إلتقى بتلك الأميرة الجميلة وإسمها رايتشيل
    Başta, beğenmiş gibiydi ama zamanla sağlığını yitirmeye başladı. Ve bir gün içeri girdiğimde onu dayak yemiş yerde yatarken tulum giymiş bir hâlde buldum -- şu arkadan fermuarlı olan kıyafetlerden. TED في البداية، أُعجِب به نوعًا ما، ولكن مع مرور الوقت، تدهورت صحته، وفي أحد الأيام دخلت ووجدته جالسًا بانحناء على الأرض مرتديًا رداءً ذو قطعة واحدة؛ ذلك النوع من الملابس الذي يُغلق بسَحَّاب خلفي.
    Sonra bir gün bir şey oldu. Sert bir dönemeçten geçti ve ışık yok oldu. Open Subtitles وفي أحد الأيام شيئا ما حدث وتتغير حياتها ويختفي النور من وجهها
    Bir gün 12 votka tonikten Sonra bir uçağı Los Angeles'a uçurdum. Open Subtitles وفي أحد الأيام بعد 12 كأس من الفودكا قدت طائره إلى لوس آنجلوس
    Sonra bir gün arkadaştan fazlası olmamız gerektiğini kafama koydum. Open Subtitles وفي أحد الأيام عزمتُ في رأسي بأن يتوجب أن نكون أكثر من أصدقاء
    Ve sonra, bir gün... Tıpkı bir peri masalından fırlamış gibi, sihirli birşey oldu. Open Subtitles وفي أحد الأيام حدث أمر سحري تماماً كالقصص الخيالية
    Sonra bir sabah bu odaya aç susuz üç gün boyunca kapanmış. Open Subtitles وفي أحد الأيام ، قال أنه أغلق على نفسه هنا في هذه الغرفة لثلاثة أيام دون طعام
    Birlikte çok mutluyduk, Sonra bir gün arkamı bir döndüm bir de baktım ki gitmiş. Open Subtitles لقد كنا سعداءُ جداً معاً وفي أحد الأيام التفتُ وإذا به يختفي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد