Afrika'da kullanılan tıbbi cihazların çoğu ithal edilir ve çoğu zaman, bunlar yerel koşullara uymazlar. | TED | إن معظم المعدات الطبية المستخدمة في أفريقيا يتم استيرادها، وفي معظم الأحيان، لا تكون مناسبة للظروف المحليّة. |
Etrafımızdaki açık alanda çok şey var ve çoğu zaman toprağın altında ne olduğunu bilmiyoruz. | TED | هناك الكثير من الأماكن حولنا، وفي معظم الوقت لا نعرف ما تحت الأرض. |
ve çoğu zaman, onları bu tartışmayı yapmamak için durdurmaya çalışıyorlar. | TED | وفي معظم الأحيان تمنعهم من تقديم هذه الحجة. |
Ve bilgi kutucuklarının çoğunda veriler var. | TED | وفي معظم صناديق المعلومات، هناك بيانات. |
Güney otellerinin çoğunda, hangi orta yaşlı beyaz adamın sizi izlediğini söylemek zordur. | Open Subtitles | وفي معظم فنادق الشواطئ الجنوبية ... من الصعب إخبارهم بأن فتى في منتصف عمره كان يقوم بمراقبتك |
ve çoğu durumda, insan cildiye uzmanlarıyla ya eşit ya da daha üstün sınıflandırma doğruluğu gösterdiler. | TED | وفي معظم الحالات، كانت النتائج مطابقة أو أكثر دقة في التصنيف من نتائج أخصائيين الجلدية البشريين |
ve çoğu zaman, benim dünyamda bu seks demektir. | Open Subtitles | .. وفي معظم الوقت هذا يعني الجنس في عالمي |
Bu konuda ve çoğu konuda konuşabilir. | Open Subtitles | وفي معظم الأشياء من الأفضل لك ألا تنسى |
Kalktım ve çoğu zaman şu modda olurdum, "Evet! | Open Subtitles | rlm; استيقظت، وفي معظم الأيام، rlm; كنت أستيقظ وأقول، "نعم! |
Ellerimizi düşündüğümüzde, bize bağlı bu araçları ve onların yapabildiklerini -- evler ve mobilyalar yapmak, büyük duvar resimleri çizmek -- ve çoğu zaman bir kontrolcü veya bir cep telefonu tutuyoruz. | TED | إذا فكرنا في أيدينا، وفي هذه الأدوات المرتبطة بنا، وما يمكنها فعله-- بناء المنازل والأثاث، ورسم لوحات جدارية ضخمة -- وفي معظم الوقت نمسك بجهاز تحكم أو الهاتف الجوال. |
ve çoğu zaman hiçbir şey olmuyor. | TED | وفي معظم الوقت، لا شيء يحدث. |
Siz Sue'nun babasısınız ve çoğu durumda verdiğiniz kararların doğru olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنت والد (سو) وفي معظم الأحيان أشعر ان قرارتك الأبوية في محلها تماما |
ve çoğu zaman bunu başarabiliyor. | Open Subtitles | وفي معظم الأحيان ينجح بذلك |
Güney otellerinin çoğunda, hangi orta yaşlı beyaz adamın sizi izlediğini söylemek zordur. | Open Subtitles | وفي معظم فنادق الشواطئ الجنوبية ... من الصعب إخبارهم بأن فتى في منتصف عمره كان يقوم بمراقبتك |