| Tüm zamanını arkadaşları ile Pilar' da Alman denizaltısı avlayarak geçirdi. | Open Subtitles | لقد توقفه عن الكتابة وامضى كل وقته مع اصدقاء في الصيد |
| Bir de bütün zamanını Minikler Ligi takımıyla geçiriyor. | Open Subtitles | وبعد ذلك يقضي كل وقته مع أولئك الشُبان، ذلك فريق الإتحاد الصغير |
| Yani savaş zamanı baban, bütün zamanını arkadaşlarıyla geçiriyordu. | Open Subtitles | تعلم ، خلال الحرب أباك اعتاد على قضاء كل وقته مع أصدقائه |
| Bütün zamanını da 13 yaşında bir oğlanla geçiriyor. | Open Subtitles | على مكالمتها ، ويقضي كل وقته مع ولد يمتلك 13 عام. |
| Fransada ise Christian bütün zamanını yavru kazlarla geçiriyor. | Open Subtitles | مرة اخري في فرنسا ، انفق كريستين كل وقته مع فراخ الأوز الشابة. |
| Evet, zamanını Sophia ile geçirmek istedi. | Open Subtitles | نعم فقد أراد قضاء وقته مع صوفيا. |
| Adam tüm zamanını o 18 yaşındaki şıllık ile geçiriyor. | Open Subtitles | ويمضي كل وقته مع فاسقة بالثامنة عشر |
| -Babam emekli oldu ve şimdi zamanını müzikle geçiriyor. | Open Subtitles | -أبي تقاعد ويقضي وقته مع الموسيقى . |