ويكيبيديا

    "وقتي في" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanımı
        
    • vaktimi
        
    • ederek
        
    • zamanım
        
    • geçirdim
        
    Ve bu meteor çarptığında zamanımı Bölge yarışmasına hazırlanarak harcıyor olmayacağım. Open Subtitles لن أكون هنا أقضي وقتي في هذه الغرفة أحضر للتصفيات الجهوية.
    zamanımı, şaşırtıcı başarılarımız ve üzücü başarısızlıklarımız ile insan aklının nasıl çalıştığını anlamaya harcarım. TED أمضي وقتي في محاولة فهم كيفية عمل العقل البشري، فيما بين إنجازاتنا العظيمة إلى حالات فشلنا المخزي.
    Her Whitopia'daki zamanımı bir antropolog gibi geçirdim. TED ضبطت وقتي في كل مدينة وكأنني عالِمٌ بِالأَنْثُروبولوجْيا.
    Ben daha seveceğim kişiyi bulamadım çünkü vaktimi seni severek geçiriyorum. Open Subtitles لم أجد من أحبّ بعد لأنّني أمضي كلّ وقتي في حبّك
    Hoş kızları severim. Sadece vaktimi onları okuyarak geçirmekten hoşlanmam. Open Subtitles ولكنني أظن أني اضيع وقتي في قراءة مثل هذه المجلات
    Bu nedenle zamanımı demokrasiyi öğreterek, tavsiye ederek ve uygulayarak geçiriyorum. TED ولهذا قضيت معظم وقتي في التدريس والتبشير وممارسة الديمقراطية.
    Yeraltı Dünyası'ndaki zamanım doldu. Seninki de dolabilir. Dediğimi yap yeter. Open Subtitles نفد وقتي في العالَم السفليّ ووقتك سينفد أيضاً، فنفّذي ما أقوله
    Ben vaktimi sokaklarda, davranış bilimci yeteneklerimi hayvanlar alemi üstünde kullanarak geçirdim. Open Subtitles قضيتُ معظم وقتي في الهواء الطلق، مُطبّقاً مهاراتي السلوكيّة على المملكة الحيوانيّة.
    Başından beri belirttiğim gibi, dışarıda yüz binlerce güzel fikir var. öyleyse ben neden zamanımı şu an var olmayan bir şey için harcadım. TED الآن ،وكما اقترحت في البداية هناك آلاف الآلاف من الأفكار الجيدة هنا و هناك، لكن لماذا استغرقت جل وقتي في عرض أشياء غير موجودة
    zamanımı içerek, kumar oynayarak, sevişerek geçirdim. Open Subtitles كنت أمضي وقتي في الشراب والمقامرة وممارسة الحب
    Ceza avukatı, yani... zamanımı mahkeme salonlarında geçirmek isterim. Open Subtitles حسناً , أنا أستمتع بأعمال المحاكمات.. لذا أود أن أقضي وقتي في قاعة المحكمة
    Sağolun, ama galiba zamanımı evimde, ailemle geçirmek istiyorum. Open Subtitles شكرا لك ولكن أعتقد أنني أريد أن أقضي وقتي في المنزل
    Neden zamanımı seninle konuşarak harcıyorum ki? Open Subtitles انسى ذلك لماذا اضيع وقتي في التحدث لهذا الرجل ؟
    Eğer yerinizde olsaydım, bütün zamanımı yatakta geçirirdim. Open Subtitles اذا كنت مثلكم كنت سأقضي كل وقتي في السرير.
    Tüm saygımla vaktimi tuvaletlerde sert davranmaya çalışarak harcamayı cidden sevmiyorum. Open Subtitles مع احترامي. لا أريد أن أقضي وقتي في القتال في المراحيض
    Ama bilirsin, zamanımın çoğunu çeşitli idare binalarını işgal ederek geçirdim. Open Subtitles لكن، كما تعلم، قضيت معظم وقتي في اقتحام الـمـبـانـي الإداريـّة
    Maldivler'e ilk gittiğimde, dalış hastasıydım, neredeyse tüm zamanım suyun altında geçiyordu. TED حين ذهبت إلى الملاديف أول مرة، عاقداً العزم على الغوص، قاضياً معظم وقتي في الماء وتحت سطحه.
    Zamanımın çoğunu Restrepo adında küçük bir karakolda geçirdim. TED أمضيت أغلب وقتي في قاعدة صغيرة تدعى ريستريبو.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد