ويكيبيديا

    "وقت آخر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • başka zaman
        
    • başka bir zaman
        
    • daha sonra
        
    • dahaki sefere
        
    • Başka zamana
        
    • Bir ara
        
    • başka sefere
        
    Bu konuyu başka zaman konuşsak da yıl dönümümüzün tadını çıkarsak olmaz mı? Open Subtitles أيمكننا أن نتكلم عن هذا في وقت آخر و نستمتع بعشاء ذكرى علاقتنا؟
    Konuşmayı başka zaman yaparız. Open Subtitles حسناً، إقرئها سنتحدث عن الأمر في وقت آخر
    Üzgünüm çocuklar. Bunu başka zaman yaparız. Open Subtitles أعتذر أيتها الطفلتان ، سوف أفعل ذلك فى وقت آخر
    başka bir zaman da gelip görebilirsin. kaçıp gitmeyecek ya. Open Subtitles يمكنك دائماً أن تريه في وقت آخر فلن يبرح مكانه
    Sanırım seni evine götürmeliyim. Bu işi daha sonra yapabilirsin. Open Subtitles سأوصلك إلى البيت بالسيارة ويمكن أن تعملي هذا الشغل في وقت آخر
    - Ve başka zaman dönmeni. Open Subtitles أنا أقول بأن تسامحوهما وتعودان في وقت آخر
    Kendim için başka zaman üzülebilirim - sizin onu yakalamanızdan sonra. Open Subtitles كلا يمكنني الأسى على نفسي في وقت آخر بعد أن تمسكوا به
    Benimle konuşmak istemişti. İşi varsa... başka zaman. Open Subtitles حسناً, هو سألني لمقابلته إذا كان مشغول, ربّما في وقت آخر
    başka zaman olsa, bu ev, ziyaretinizle şenlik yerine dönerdi. Open Subtitles في وقت آخر سيكون المنزل سعيداً اذا قمتِ بزيارة
    Bir yerde durur musun. Partiyi başka zaman yaparız. Sizin için küçük bir hediye. Open Subtitles تعالي هنا.يُمكنُ أَنْ نَأخُذَ حفلة في وقت آخر.
    Yemeği başka zaman yapalım. Yapacak işim var. Open Subtitles سيجب علينا تناول الغداء في وقت آخر , لدي عمل للقيام به
    başka zaman gelip, yüklü bir alışveriş yaparım. Open Subtitles أنا سَأَرْجعُ وقت آخر لَرُبَّمَا ويَعمَلُ بَعْض التسوّق الجدّيِ جداً.
    Paulie, teşekkür ederim. Belki başka zaman. Open Subtitles انظر يا بولي , إنني أقدر ما تفعله كثيراً و لكن ربما في وقت آخر
    Kart oyunlarınızı başka zaman oynayabilirsiniz. Şu anda yetkili benim. Open Subtitles يمكنكم اللعب في وقت آخر الآن , أنا المسئول
    - Evet. Konuyu başka zaman konuşabiliriz. Open Subtitles نعم، نحن يُمْكِنُ أَنْ نَتحدّثَ عن هذا وقت آخر.
    Hayır, evden olmaz, Belki başka zaman. Open Subtitles . لا أريد أى شئ من هناك . ربما فى وقت آخر
    Bakın, üzgünsünüz biliyorum ama sinemaya başka bir zaman gideriz. Open Subtitles إنظر, أعلم أنك منزعج, لكنني سأخذكم للسينما في وقت آخر.
    Belki başka bir zaman, bir cinayet soruşturmasının ortasında olmadığınızda. Open Subtitles رُبما وقت آخر عندما لا تكونين في معمعة تحقيق جنائي
    Mike, daha sonra tekrar buluşalım mı? Open Subtitles إذا مايك ، هل من الأفضل أن نجتمع في وقت آخر ؟
    Senin yerinde olsam bir dahaki sefere istese bile onunla dans etmezdim. Open Subtitles فى وقت آخر ليزى لاترقصى معه حتى لو طلب منك ذلك
    Başka zamana siğil, davam var ve geç kalmak istemiyorum. Open Subtitles في وقت آخر يا زوائد الجلد. أنا أعمل على قضية ولاأريد أن أكون متأخراً
    Gerçekten eğleniyorum. Belki Bir ara tekrarlarız. Open Subtitles لقد كان ممتعاً جداً ربما يمكننا إكمال ذلك في وقت آخر
    Bir başka sefere. Yarın erken kalkmalıyım, bir gezintiye çıkacağım. Open Subtitles ربما في وقت آخر علي أن أصحو باكراً، أمامي رحلة طويلة غداً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد