ويكيبيديا

    "وقت جيد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iyi vakit
        
    • iyi bir zaman
        
    • iyi zaman
        
    • güzel vakit
        
    • tam sırası
        
    • uygun bir zaman
        
    • güzel zaman
        
    • an uygun
        
    • tam zamanı
        
    • Güzel günlere
        
    • doğru bir zaman
        
    Yoon oppayla dün iyi vakit geçiresiniz diye bugün geldim. Open Subtitles أتيت اليوم حتى تقضي وقت جيد مع يون أوبا أمس.
    Bilmem, güzel bir mekanda iyi vakit geçirirsem olay çıkarmam diye olabilir belki? Open Subtitles لا أدرى , لنمضى وقت جيد فى مكان ما حتى لا أسبب المتاعب
    Tam da aradığım şeydi, hiç bağlılık olmadan iyi vakit geçirmek. Open Subtitles لقد كانت تماماً ما رغب به وقت جيد بدون أي ارتباط
    Bununla sorunu olan varsa, şu an istifa için iyi bir zaman. Open Subtitles اذا كان لدي احدكم مشكله مع هذا فهذا وقت جيد لتقديم الاستقاله
    İyi zaman geçirsin. Yalnız kalmasın diye. Open Subtitles اجعلها تقضي وقت جيد وأتأكد انها لا تشعر بالوحدة
    Seninle gerçekten güzel vakit geçirdim bir parçam bunu asla bitirmek istemese de bunu daha önce bir başkasıyla yaşadım. Open Subtitles لقد قضيت معك وقت جيد وجزء منى لا يريد أنهاء الأمر ولكن هذا حدث معى من قبل مع شخص أخر
    Sammy'i üzmenin tam sırası diye düşünmedim. Open Subtitles وقت جيد للبقاء مع سامي وأغلق على نفسي لبضعة أشهر
    Ben de şuna karar verdim. Şu an bunun için uygun bir zaman. Open Subtitles حسناً ، لقد قررت ، أعنى هذا وقت جيد مثل كل الأوقات
    Leilei'nin, fiziksel alemden ya da diğer alemlerde acı çekenlere yardım etmenin iyi vakit geçirmek olduğunu, bunu zevk alarak yaptığını söylemesini seviyorum. TED أحب قول ليلي ان مساعدة من يشعرون بالسوء بطريقة مادية أو بأي طريقة أخرى هو قضاء وقت جيد, عملها عن طريق قضاء وقت جيد.
    Oldukça ilginçtir. İyi vakit geçirebilirsin. Open Subtitles أنه مسلي جداً عرفت بأنه سيكون لك وقت جيد
    Bir kıza iyi vakit geçirtmeyi biliyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت حقا تعرف كيف تجعل الفتاة تقضى وقت جيد,أليس كذلك؟
    - Uzatma. İyi vakit geçirdik. - Önemli bir olay haline getirmemiz gerekmiyor. Open Subtitles إنه كان وقت جيد , مما لا يعني أن نجعله قضية كبيرة
    Romanya'da birkaç küçük kaza atlattık... ama genelde iyi vakit geçirdik, değil mi? Open Subtitles حسناً,كان عندنا خطئان صغيران في رومانيا لكن على كل حال ,كان لدينا وقت جيد اليس كذلك ؟ ؟
    Aslında bu benim için iyi bir zaman değil. Çalışmanın ortasındayım. Open Subtitles بصراحة, هذا ليس وقت جيد بالنسبة لى انا بمنتصف بعض الاعمال
    Bunun iyi bir zaman olmaması için hiçbir sebep yok. Open Subtitles اوه هيا لا يوجد سبب يجعلنا لا نقضي وقت جيد
    Gerçekten iyi zaman geçirdik. Birkaç kere daha çıktık. Open Subtitles نحن قضينا وقت جيد وكان لنا عده مواعيد اخرى
    Komşularım iyi zaman geçirmek isteyip istemediğimi sorup duruyor. Open Subtitles جيراني يستمرون في سؤالي إذا كنت ابحث عن وقت جيد
    - Randevu gibi. - güzel vakit geçirim, tamam mı? Open Subtitles انه موعد , يا شباب اقضوا وقت جيد , حسناً
    Gerçekten eskiden çok iyiyseniz, şimdi konuşmanın tam sırası. Open Subtitles إذا كنتما أصدقاء جيدون بالفعل فالآن هو وقت جيد لتتحدثي معها
    - İşte ondan, Annabeth ona söylemek için uygun bir zaman olmadığını söyledi. Open Subtitles لذا آنابيث لا تعتقد بأن هذا سَيَكُون وقت جيد لإخبارها
    güzel zaman seçmişsiniz. Güvenlik çok az olur. Open Subtitles هذا وقت جيد كي تفعلن ذلك بدون ان يتم القبض عليكن
    Cehennem Silahı 5'i tekrar çekmek için şu an uygun bir vakit olabilir. Open Subtitles تعرفون يا رجال؟ هذا وقت جيد لنعيد تصوير Lethal Weapon 5
    Peki. Sanırım senden bir kaç yüzlük borç istemenin tam zamanı. Open Subtitles حسناً الآن يفترض أن يكون وقت جيد لأسألك اذا كنت تستطيع أن تقرضني بضعة مئات
    Güzel günlere bebeğim. Open Subtitles وقت جيد , عزيزتى
    Ama sorun şu ki bu doğru bir zaman değil. Open Subtitles لكن هل تعليمن ؟ انه ليس وقت جيد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد