ويكيبيديا

    "وقت للتفكير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • düşünecek zamanım
        
    • Düşünecek zaman
        
    • Düşünecek vakit
        
    • düşünmeye vakit
        
    • Düşünmek için zamana
        
    • düşünecek vaktim
        
    • için zaman
        
    • düşünecek vaktin
        
    - Aylardır yolculuk ediyoruz. - Ve düşünecek zamanım oldu. Open Subtitles نحن نسافر لشهور وأنا كان لدي وقت للتفكير
    Bu cümle üzerinde biraz daha düşünecek zamanım olsaydı kulağa bu kadar terbiyesizce gelmezdi. Open Subtitles لو كان لديّ وقت للتفكير بسؤالك لبدى ذا تلميح قذر جدًا
    Çünkü ölümle yüzleştiğinizde, görünüşünüzü Düşünecek zaman yoktur. Open Subtitles لأنك عندما تنظر إلى الموت لايوجد وقت للتفكير بالمظاهر
    Ona hayat üzerine ve tesadüfi kontrol edilmezliği üzerine Düşünecek vakit verelim. Open Subtitles أعطوه وقت للتفكير ملياً بالحياة وبجميع طيشها العشوائي
    Vasiyet bırakacak zamanı olmadı ama beni düşünmeye vakit ayırdı, değil mi? Open Subtitles لم يكن لديه وقت لترك وصية لكن كان لديه وقت للتفكير فيّ؟
    Baskı yok. Düşünmek için zamana ihtiyacın varsa düşün. Open Subtitles ثانية ليس هناك ضعط اذا احتجت وقت للتفكير فى الامر لا باس
    O yüzden bunu düşünecek vaktim yok. Oh, ben yaparım. Anladım, anladım. Open Subtitles و لكن لدي الكثير من المهمات لأقوم بها و ليس لدي وقت للتفكير
    İki gün önce çıldırmıştım, düşünecek zamanım yoktu. Open Subtitles اليومان الماضيان كانا صعبان على الجميع ، لم يكن هناك وقت للتفكير
    Açıkçası bunu düşünecek zamanım olmadı. Open Subtitles بصراحة ، لم يكن عندي وقت للتفكير بهذا الشأن
    Sessiz bir yer. düşünecek zamanım oluyor. Open Subtitles ‫إنه هاديء، وهناك وقت للتفكير.
    Düşünecek zaman olmaz. Open Subtitles وكنت هناك تحلق، فقط على الفطرة النقية لا وقت للتفكير.
    Ona Düşünecek zaman bile vermemeliyiz. Open Subtitles و يجب أن لا نعطيهم أي وقت للتفكير
    Düşünecek zaman yok. Open Subtitles لا يوجد وقت للتفكير
    - Düşünecek vakit yok. Open Subtitles ـ لا وقت للتفكير
    Düşünecek vakit yok! Open Subtitles لا يوجد وقت للتفكير
    Hâlâ Düşünecek vakit var. Open Subtitles ‏ما زال هناك وقت للتفكير. ‏
    Öyle bir durumda, düşünmeye vakit olmaz...içgüdülerinle hareket edersin. Open Subtitles في هذه المواقف ليس لديك وقت للتفكير. الغريزة تتولى الأمر
    Yemeği masaya koy ki düşünmeye vakit olsun. Open Subtitles نضع الطعام علي الطاولة ويتسني لنا وقت للتفكير
    Saatin kaç olduğuna bağlı o. Bazen herhangi bir şey düşünmeye vakit bile olmuyor. Open Subtitles ‫هذا يعتمد على الوقت ‫فأحياناً، ليس هناك وقت للتفكير في شيء
    Düşünmek için zamana ihtiyacı varmış. Open Subtitles وقال انه يحتاج الى وقت للتفكير.
    Bilmiyorum. Düşünmek için zamana ihtiyacım var. Open Subtitles لا أدري أنا بحاجة إلى وقت للتفكير
    Bilmiyorum. Bunu düşünecek vaktim de yok. Open Subtitles لاادري ليس لدي وقت للتفكير في ذلك
    Ben, düşünmek için zaman istiyordum, sen ise sürekli birşeyler isteyip duruyordun. Open Subtitles أنا تعوّدت أن يكون لدي وقت للتفكير وأنت فقط تريدين وتريدين وتريدين.
    Aynı zamanda arkadaşlarımızdan birine saldırdı. Yoksa üstündeki şu baskı yüzünden bunu düşünecek vaktin olmadı mı? Open Subtitles أم ليس لديك وقت للتفكير بذلك النوع من الضغوطات ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد