ويكيبيديا

    "وقت و" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zaman ve
        
    • ve zaman
        
    • ve zamanı
        
    Çünkü söylemeye değecek her şey sadece zaman ve bağlılıkla olur. Open Subtitles لأننا نعلم ان كل شئ جدير بالإهتمام يستغرق وقت و إلتزام
    Bilirsin evlat, bir kızın pantolonunu indirmek için belli zaman ve yerler vardır. Open Subtitles تعلم بني ، هنـاك وقت و مكـان لسحب سروال فتـاة للأسفـل
    Bu kadar zaman ve efor harcadığın sana verilen bir hediyeyi, bu yeteneği ...bir anlık hevesle çöpe atmana izin veremem. Open Subtitles الموهبة التي سخرت لها وقت و جهد كثيرين و تضيعيها بها بسبب نزوة
    Banka soymak azim gerektiren bir suçtur ve gerçekleştirmek için plan ve zaman gerekir. Open Subtitles سرقة بنك هى جريمة طموحة و هى تستغرق وقت و تخطيط للقيام بها
    Bunu yapmadan önce, güçlü Tanrı sayesinde sizin yanınızda olduğu için şükredeceğiniz başka bir yer ve zaman olduğunu bilmeniz gerektiğini düşündüm. Open Subtitles قبل عمل ذلك أعتقد أنك يجب أن تعلم أنك في وقت و مكان اخر عليك أن تشكر الله
    Kestirmeyi herkes sever, ama her şeyin yeri ve zamanı vardır. Open Subtitles الكل يحب الغفوه لكن هناك وقت و مكان للغفوه
    Dans atmeyi severim ama burası yeri ve zamanı değil. Open Subtitles أحب الرقص , لكن هناك . وقت و ومكان لذلك
    Belli bir zaman ve yer için doğarız, bunu değiştirmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles لقد ولدنا بالتأكيد في وقت و مكان، و هناك لم يكن بوسعنا فعل أي شئ.
    Nadir de olsa rastlanan temporal lob epilepsisi denilen bir durum var. Ve bazen buna sahip biri, kendini geçmişte bir zaman ve mekana gitmiş bulabilir. TED وهناك ايضا مرض نادر يدعى صرع الفص الصدغي. و احيانا حين يصاب الفرد بهذا المرض، قد يشعر الفرد أنه ينتقل رجوعاً إلى وقت و مكان في الماضي
    Kitt, teslimat için zaman ve yer bilgisine ihtiyacım var. Open Subtitles كيت ، أحتاج إلى وقت و موقع الإستلام
    Seksten her zaman keyif alırsın, bu da öyle bir zaman... ve sen şimdi bunu istiyorsun? Open Subtitles أنتَ تستمتع بالجنس في أي وقت ...و هذا هو اي وقت يعني أنكَ تريد الجنس الآن
    zaman ve seçeneğimiz kalmadı, tamam mı? Open Subtitles لا وقت و لا خيارات لدينا, مفهوم ؟
    Bizler başka bir zaman ve mekandan gelen gezginleriz. Open Subtitles نحن مسافرون من وقت و مكان اخرين
    Yarın, ne zaman ve nerede? Open Subtitles في أي وقت و أي مكان؟
    Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Birleşik Devletler o komünistleri her zaman ve her yerde yok edebilir. Open Subtitles لذا يمكنني القول بثقة, أنه يمكن لـ(الولايات المتحدة) محو هؤلاء الشيوعيين بأي وقت و مكان
    Lianne Sampson öldürüldü ve elimizde bir saat, zaman ve bir gün var. Open Subtitles قتلت (ليان سامبسون)، و منحنا ساعة مع وقت و تاريخ
    Onu bulmak için uygun yer ve zaman. Open Subtitles إنه وقت و مكان متوقع لإيجاده
    İnce zekanın bir yeri ve zamanı vardı ve bu zaman Scary Movie'den önceydi. Open Subtitles هناك وقت و مكان للرسائل المبطنه و ذلك الوقت كان قبل فلم "Scary movie"
    Her şeyin bir yeri ve zamanı vardır Cato! Open Subtitles هناك وقت و مكان لكل شيء، كاتو!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد