ويكيبيديا

    "وقت ومكان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yeri ve zamanı
        
    • Zaman ve yer
        
    • zamanı ve
        
    • yer ve zaman
        
    • yerini biliyordu
        
    • zaman ve bir yer
        
    İnanıyorum ki... ..her şeyin yeri ve zamanı vardır. Open Subtitles .. الآن أعتقد بأن هناك وقت ومكان لكل شىء
    Tayfanın moralini dikkate almanın yeri ve zamanı var. Open Subtitles هناك وقت ومكان لأخذ معنويات الطاقم بعين الإعتبار
    Makinelerinde bir yeri ve zamanı var, fakat günün sonunda savaşları, botları giyen insanlar kazanır. Open Subtitles هناك وقت ومكان للآلات ولكن في نهاية المطاف فهي تخدم الأرض التي تفوز بالحرب
    - Zaman ve yer. Sen baksana! Open Subtitles ـ وقت ومكان ـ أنت يا صاحب الشارة
    yani reklam zamanı ve yerinin en büyük alıcısıyız Open Subtitles لذلك نحن من أكبر المسرفين على وقت ومكان الإعلانات
    Bu ayrılık bizi rahatsız etmemeli, sadece yer ve zaman konusu. Open Subtitles لا يجب أن نتعكر من الرحيل, انها فقط مسألة وقت ومكان.
    Zoepounder'lar sevkıyat yerini biliyordu bu yüzden nereye gittiğini de biliyordur. Open Subtitles العصابة الهاييتية، عرفوا بالضبط وقت ومكان ضرب البضاعة لذا ظننا أنهم عرفوا أين المال
    Her nokta bir zaman ve bir yer, ama burada... burada yüzlercesi var. Open Subtitles كل نقطة هو وقت ومكان , ولكن هناك...
    Güç gösterisinin ve diklenmenin yeri ve zamanı var. Open Subtitles هنالك وقت ومكان للثناء وابراز عضلات صدرك
    Böyle şeylerin yeri ve zamanı var. Open Subtitles هناك وقت ومكان لمثل هذه الأشياء.
    Kes şunu David. Her şeyin bir yeri ve zamanı var. Open Subtitles توقف "ديفيـد" , هناك وقت ومكان لكل شئ
    Here şeyin bir yeri ve zamanı var. Open Subtitles هناك وقت ومكان لكل شيء
    Fakat bunun bir yeri ve zamanı vardır... ve aslına bakarsan şimdi ne zamanı- Open Subtitles لكن هناك وقت ومكان... - وفعليا، ليس هذا هو الوقت أو
    Her kavganın yeri ve zamanı vardır. Open Subtitles هناك وقت ومكان لكل معركة
    Anlaşmanın yeri ve zamanı. Open Subtitles وقت ومكان الاجتماع
    Sadece yeri ve zamanı söyle. Open Subtitles فقط أعطني وقت ومكان
    yeri ve zamanı Bayan Warren. Open Subtitles هناك وقت ومكان السيدة وارن
    Yas tutmanın yeri ve zamanı var, ve Patty bu konuda alacaklı durumda. Open Subtitles ثمّة وقت ومكان للحزن، و(باتي) تستحق ذلك.
    Zaman ve yer vardır, Will. Open Subtitles (كان ذلك وقت ومكان سابق يا (ويل
    Bizim için Zaman ve yer var Open Subtitles وقت ومكان لنا
    Onlardan uzak durun. Her şeyin bir zamanı ve yeri vardır ve bu kolejdir. Open Subtitles ابتعدوا عنها، هناك وقت ومكان لكل شيئ
    Bu kanlı bir cinayet işlemek için ilginç bir yer ve zaman seçimi değil mi? Open Subtitles مع اثنين اخرين كشهود يبدو ذلك بأنه وقت ومكان غريب لارتكاب جريمة قتل شنيعة
    Ki kendisi tutuklamanın gerçekleşeceği kesin zamanını ve yerini biliyordu. Open Subtitles والتي عرفت وقت ومكان الأعتقال
    Bir zaman ve bir yer var. Open Subtitles هنالك وقت ومكان مناسبين لذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد