Daha fazla yardım edemeyeceğimi ve üzerine kan atmayacağımı söyledim. | Open Subtitles | وقلت أنني لن أساعد بعد ذلك وقلت أنني لن أرش |
Ve benim yaptığımı söyledim çünkü kurtulacağımdan emindim. | Open Subtitles | وقلت أنني أطلقت عليه الرصاص لأنني متأكدا من حصولي على البراءة قالت لي : |
Bana ekiplerinde bir iş önerdiler ve ben de onlara eğer sana kalp-damar bursu verirlerse kabul edeceğimi söyledim. | Open Subtitles | عرضوا علي منصب في طاقمهم الطبي و وقلت أنني سأخذهُ |
Grayson'ın Tampa'yı dondurma almaya götürmesine izin verdim ve onu burada bekleyeceğimi söyledim. | Open Subtitles | تركت غرايسون يأخذ تامبا لأكل المثلجات وقلت أنني سألقاه هنا بعد، |
O fark etmeden telefonunu aldım kocama ve çocuklarıma veda etmek için eve gideceğimi söyledim. | Open Subtitles | فأخذت هاتفه خفية وقلت أنني ذاهبة للمنزل لأودع زوجي وأطفالي |
Sana üzgün olduğumu ve seni sevdiğimi söyledim. | Open Subtitles | قلت لك بأنني آسفه وقلت أنني أحبك |
ve Dan Humphrey ile flört ettiğimi söyledim. | Open Subtitles | نيويورك وقلت أنني أواعد دان همفري |
Londra'dan her an dönebileceğini söyledim. | Open Subtitles | وقلت أنني أتوقع عودتك من (لندن) في أي لحظة |