"وكل واحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Her biri
• herkesi verdim
• hepsi de
• ve herkes

Her biri kendine özgü fizik kuralları olan kendine özgü parçacıkları ve kendine özgü kuvvetleri bulunan evrenler tanımlanabilir.
وكل واحد منهم يمكنه وصف كون محتمل له قوانينه الفيزيائية الخاصة وأنواعه الخاصة من الجسيمات وأنواعه الخاصة من القُوى

Her biri de ne yazık ki silah şiddeti yüzünden birini yitirmiş.
وكل واحد منهم لسوء الحظ قد فقد شخص ما بسبب العنف المسلح

Her biri kültürümüzün bir arşivi, parçalanmış medya ve maddelerimizle, ansiklopediler olsun, sözlükler veya dergiler olsun.
وكل واحد منهم أرشيفا لحضارتنا من خلال إعلامنا و مواضيعنا المتهرئة وإن كانت موسوعات أو قواميس أو مجلات

Ona Sculley ve Markkula'yı verdim. Ona Woz'u verdim. Ona herkesi verdim.
لقد أعطيته (سكولي)، (ماركولا) وأعطيته (واز)، وكل واحد.

Çoğu erkek ve hepsi de verdiğin tanıma uyuyor.
معظمهم رجال وكل واحد منهم ينطبق عليه الوصف الذي اعطيتني ايه للتو

Buradaki her şey ve herkes benim ve istediğimi yaparım!
كل شيء وكل واحد هنا ملكي ليفعل ما أريد أنا.

Benim için yıllar alıyor. Her biri aslında içinde insan olan, 1 tonluk mikroskop lamı.
وكل واحد منهم هو فلم شفاف ميكروسكوبي يزن 3000 رطلا وداخله إنسان عالق

Kurucu başlamak için 6 kişi bulur, daha sonra Her biri de 6'şar kişi bulur.
يجند المؤسس ستة أشخاص للبدء، وكل واحد يجند ستة آخرين.

Ve bunların Her biri büyük bedenler üstündeki etkilerden sorumlu tutuldu.
وكل واحد منها كان يطلق عليه اللوم بصفة متلاحقة ارتطام جسم كبير

Bunların Her biri bir hidrojen bombası gibi görünüyor; aslında etkileri daha da kötü.
وكل واحد من هؤلاء يشبه قنبلة هيدروجينية؛ في الواقع التأثيرات أكثر سوءا.

O bilim insanlarının Her biri bir araştırma grubunda çalışır ve her bir araştırma grubu da birçok sayıda konu üzerinde çalışır.
وكل واحد من هؤلاء العلماء هو جزء من فريق بحث وكل فريق بحث يقوم بدراسة مجموعة كبيرة من الموضوعات.

- Ve Her biri sayemde hak yolu buldu günahlarından pişmanlık duyup ruhban olmak istediler.
وكل واحد جاء إلى الله خلالى يندم على ذنوبه ويطلب أخذ ملابس الكهنة

Her gün yüzlerce çocuk içki için sahte kimlikle gidiyor ve Her biri 21 yaşında olduğunu söylüyor.
كل يوم، يذهب مئات الفتيان الى متجر المشروبات الكحولية مع بطائقهم المزيفة وكل واحد منهم يقول بأن عمره 21

Bak, saydığım kadarıyla 7 ya da 8 lanet şeyler tam... buradalar ve Her biri fotoğraf çeken casus aletler.
انظر،إننى أستطيع أن أرى سبعة . أو ثمانية من تلك الأشياء هنا ..وكل واحد منهم يصور ويسجل ويتجسس

Ve bu insanların Her biri, bilmeden içlerinde kendi atalarının bir hikâyesini taşır.
وكل واحد من هؤلاء يحمل بداخله من دون علمه قصة أسلافه القدماء

Her biri girilmesi imkânsız yerlerdir.
وكل واحد من هذه الأماكن من المستحيل دخولها

hepsi de dansı kendilerinin yönettiğine emindi.
وكل واحد كان على ثقة من أنه المسيطر.

Bir şeyler hakkında bir açıklama yapıldığında ve herkes buna inansa da belki bunu kabul etmeyen içgüdüsel olarak, bu açıklamanın başarısından emin değilim diyen birileri olabilir.
عندما يعطى تفسيرا شيء وكل واحد يعتقد أنه قد يكون هناك شخص واحد في مكان ما الذين لا يمكن أن تقبل ذلك تماما،