Kalp atışlarım çok düşüktü ve çok fazla oksijen kullanmamaya çalıştım. | TED | كان معدل نبضات قلبي منخفضا. وكنت أحاول أن لا أستخدم الكثير من الأكسجين. |
Bunun daha önce olduğunu duymuştum ve durdurmaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد سمعت هذا يحدث من قبل وكنت أحاول أن أوقفها |
Zayıf bir velettin. Seni güçlendirmeye çalıştım. | Open Subtitles | لقد كنت طفلًا ضعيفًا وصغيرًا وكنت أحاول أن أجعلك قويًا |
Biraz panikledim çünkü bu insanlar yardım için bana geliyorlardı. Köyün büyüğüne doktor olmadığımı, insanlara yardım edemeyeceğimi anlatmaya çalıştım. | TED | أصابني شيء من الذعر، لأن هؤلاء الأشخاص كانوا يأتون إلي وهم يائسون وكنت أحاول أن أشرح لكبير القرية أني لست طبيبًا، ولا أستطيع مساعدة هؤلاء الأشخاص. |
Ona nazik davranmaya çalıştım. | Open Subtitles | وكنت أحاول أن أكون لطيفة معه |
O yüzden Isaac'e odaklanıp... seni o çocuğun gözlerinden görmeye çalıştım. | Open Subtitles | فبدأت أن أسلّط تركيزي على (آيزاك) وكنت أحاول أن أراك من خلال عينيّ ولدنا |