Tamam, ikiniz de biraz dinlenmelisiniz. Müsteşar yarın sabah burada olacak. | Open Subtitles | يجب أن ترتاحوا أنتم الإثنان، وكيل الوزارة سيكون هنا في الصباح |
Sayın Müsteşar, bu bölgede içişleri bakanının yönetimi altında | Open Subtitles | هناك أناس يحكمون أنفسهم بأنفسهم في هذا المنطقة يا حضرة وكيل الوزارة |
Sizi güvenli bir eve götüreceğim Müsteşar ve ekibi gelene kadar orada benimle kalacaksınız. | Open Subtitles | -سوف آخذك لمنزل آمن ، وستظل هناك حتى يصل وكيل الوزارة وفريقه للبلد |
Bill Hewitt, Maliye Bakanlığı müsteşarı, bu belirsizlik dolu zamanlarda siz izleyicilerimize ne tavsiye edersiniz? | Open Subtitles | بيل هيويت ,وكيل الوزارة المالية مالنصيحة التي تعطيها للمشاهدين في هذا الوقت العصيب؟ |
Seni değil müsteşarı kontrol altında tutmalıyım. | Open Subtitles | أنا بحاجة إلى السيطرة على وكيل الوزارة. ليس انت. |
Yarım saat sonra müsteşarla toplantım var. Ne söyleyeyim? | Open Subtitles | "لديّ إجتماع مع وكيل الوزارة خلال نصف ساعة، فبماذا أخبره؟" |
Bütün bu olay müsteşarla görüşmek için. Marcela onun da ölmesini istiyor. | Open Subtitles | الأمر كله يتعلق بالمقابلة مع وكيل الوزارة "مارسيلا" تريده ميت ،أيضًا |
Biz lobicilik yaptığımızı inkar etmiyoruz, sayın Müsteşar Brattle, ...ama bütün yaptğımızın bu olduğunu inkar edebiliriz. | Open Subtitles | نحن لا ننكر ذلك (نحن نضغط وكيل الوزارة (براتيل ولكن ننكر انه هذا مانقوم به |
Müsteşar Bey. | Open Subtitles | سيدي وكيل الوزارة |
Bremer pentagonda çalışmaya başladı... ve Entrevist, çoğunlukla Rumsfeld , Wolfowitz ve Müsteşar Doug Feith'leydi | Open Subtitles | بريمر كان يعمل في وزارة الدفاع... وقال انه التقى) (أنها في كثير من الأحيان مع رامسفيلد وولفوفيتز... وكيل الوزارة دوغلاس فيث. |
Dışişleri Bakanlığı ikin gün içinde sessizce müsteşarı Leon ile tanışması için gönderiyor. | Open Subtitles | وزارة الخارجية ترسل سرًا وكيل الوزارة كي يقابل "ليون" خلال يومان |
Seni müsteşarla birlikte çıkaracağız. | Open Subtitles | سوف نخرجك مع وكيل الوزارة |