Ve hayatımda ilk defa doğru ve normal bir şey yapacağım. | Open Subtitles | ولأول مرة في حياتي أشعر أنني أدخل في عمل جيد وحقيقي |
Belki daha önceden öyleydi ama şimdi hayatımda ilk defa gerçekten bir yere aitmişim gibi hissediyorum. | Open Subtitles | ربما كنت كذلك قبلاً ولكن الآن ولأول مرة في حياتي اشعر أني انتمي لمكان ما حقاً ولكنكِ لستِ كذلك |
Bilgi ayna gibidir ve hayatımda ilk defa kendimi, ve ne olacağımı görmeme fırsat verildi. | Open Subtitles | المعرفة مرآة، ولأول مرة في حياتي أستطيع رؤية كيف كنت .وكيف سأكون |
Herhangi bir şeye. Ve hayatımda ilk kez, eğitim bu isteğimin cevabı oldu. | Open Subtitles | أي شيء آخر ولأول مرة في حياتي وجدت أن التعليم هو الحل |
Ve hayatımda ilk kez, işimde gerçekten iyiyim. | Open Subtitles | ولأول مرة في حياتي أنا ناجح في عملي. |
O zamanlar fark etmesem de saçma icatlar yapmak aslında bayağı zeki bir şeydi, çünkü donanım hakkında bir şeyler öğrenmeye devam ettim, ayrıca hayatımda ilk defa performans gerginliğiyle uğraşmak zorunda değildim. | TED | مع أنني لم أنتبه للأمر في البداية لكن اختراع آلات غبية كان فكرة عبقرية لأنه مواصلة التعلم أكثر عن المعدات الإلكترونية مكنني ولأول مرة في حياتي من تجنب التوتر امام الآخرين |
hayatımda ilk defa bunun nasıl bir his olduğunu anladım. | Open Subtitles | ولأول مرة في حياتي أفهم ذلك الإحساس |
Ve hayatımda ilk defa yalnız hissetmiyorum. | Open Subtitles | ولأول مرة في حياتي لا أشعر بأنني وحيدة |
(Gülüşmeler) Kargaşaya neden olduğumu anında gördü Ve hayatımda ilk kez koridora gönderildim. "Hayır, kader mahkûmuyum. | TED | (ضحك) رأى فوراً أني السبب في الشغب، ولأول مرة في حياتي تم إرسالي للممر، وفكرت في داخلي، " اوه لا، أنا منكوب. |
Tıpkı Orry'nin söylediği gibi. Ve hayatımda ilk kez Tanrı'nın benim için bir amacı olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | كما أخبرني (أوري) ، ولأول مرة في حياتي .. شعرت بأن |