Az önce o da oynuyordu. Tuvalete gitmek zorunda kalmış olmalı. | Open Subtitles | و كان يلعب قبل ذلك, أظن ولابد أنه ذهب للحمام فحسب |
Dün gece cebinden düşmüş olmalı. Demek ki ben de farketmemişim. Sorun nedir, Komiserim? | Open Subtitles | ولابد أنه وقع ولم ألاحظ كما قلت لك ما الأمر ؟ |
Sana vereceği fiyatı, elindeki çekleri göz önüne alarak belirlemiş olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه قام بتثبيت اسعارك بالنظر إلى الشيكات التي لديه |
Bir mil falan. Ve en fazla birkaç hafta geçmiş olmalı. Belki de bir ay. | Open Subtitles | ليس أبعد من ميلٍ على أي حال ، ولابد أنه قد هبط منذ بضعة أسابيع ، ربما شهر. |
Çok özel bir füze olmalı çünkü hafif kokuluydu. | Open Subtitles | ولابد أنه كان صاروخ مميز جداً لأنه كان معطر بعناية |
Kafasına veya başka bir yerine darbe almış olmalı her yer kan içindeydi. | Open Subtitles | ولابد أنه ضرب رأسه بشيء لأن الدم كان في كل مكان |
Rüya falan görmüş olmalı çünkü uyandığımda kapıyı tırmalıyordu. | Open Subtitles | ولابد أنه حلم بأحد أحلام الكلاب لأنني استيقظت وهو كان ينتفض ويفعل هذا. |
O beni görmüş olmalı, hemen minibüse bindim ve oradan gittik. | Open Subtitles | ولابد أنه رآني، لذا قفزت في الشاحنة، وذهبنا |
Burası onun cinayetleri tasarladığı yatak odası olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه هذا السرير الذي كان يحمله |
Sana bilmece şarkıları da söylemiş olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه قد غنى لك أغاني الألغاز |
Hayır, başka birinden geçmiş olmalı. | Open Subtitles | كلا ولابد أنه إنتقل إليها من شخص آخر |
Bunu hissetmiş olmalı, çünkü sohbet etmek yerine, benden çalmamı istedi. | Open Subtitles | ولابد أنه قد أحس بذلك، لأنه... بدلاً من التحدث معي، طلب مني أن أعزف. |
Köpek de rüya görmüş olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه حلم بأحد أحلام الكلاب |
Sesini çok yoruyor olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه متعب لصوتكِ |
Cobb'un senin üzerinde büyük bir baskısı olmalı. | Open Subtitles | - لدى "كاب" شيء ضدّك ولابد أنه شيءٌ قوي |
Ve... ve bana vurmuş olmalı, uh... | Open Subtitles | ولابد أنه ضربني |
Bana korunmam için zaman kazandırdı. Alex'i de hazırlıksız yakalamış olmalı. Çünkü hiçbir şey planlandığı gibi gitmedi. | Open Subtitles | منحني بعض الوقت لأحتمي (ولابد أنه فاجئ (أليكس لأن خطته لم تسر على ما يرام |
Behrooz'un bir engel olduğuna karar vermiş olmalı. | Open Subtitles | ولابد أنه قرر أن (بهروز) صار عبئاً |