ikisi de kesinlikle aynı kuruluş ama fare ve muffin yok. Aslında hiç bir şey hareket etmiyor. | TED | هي بالضبط نفس التركيبة، ولكن لا فطائر، ولا فأر. ولاشئ ينتقل على الإطلاق. |
Hayır, en ufak bir şey bırakmamış. Fakat çaldığı şeyi satması halinde onu avlayabiliriz. | Open Subtitles | لا,لا,ولاشئ, ولكننا بالطبع سوف نمسك به عندما يحاول ان يبيع الأشياء المسروقة |
Lisa, eğer İncil bize tek bir şey öğretmişse, ki öğretmedi kızlar, kız sporlarını yapmalı. | Open Subtitles | ليسا، إذا الإنجيل أخبرنا ولاشئ غيره بأن البنات يجب أن يلعبوا مع البنات في الألعاب الرياضية |
Resim yok. Ekip güvende. Her şey yolunda. | Open Subtitles | لا يوجد صور , ولاشئ الفريق كان بأمان وكل شئ على مايرام |
Gerçeği, bütün gerçeği ve yalnızca gerçeği söyleceğinize yemin eder misiniz? | Open Subtitles | قل أنك ستقول الحقيقه, الحقيقه الكامله ولاشئ غير الحقيقه وليساعدك الرب؟ |
Yüce Tanrı'nın huzurunda gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceğime yemin ederim. | Open Subtitles | اقسم بالله العظيم, ان شهادتى ستكون هى الحقيقة, وكل الحقيقة ولاشئ غير الحقيقة |
CIA ya da NSA'de masabaşı bir işe girip yirmi yıl orada çalışmaktan başka bir şey yapmayacak mı yani? | Open Subtitles | هل تعتقدين بأنها ستقوم ببعض الأعمال اليسيرة لوكالة الاستخبارات ؟ او لوكالة الأمن القومي لعشرين سنة , ولاشئ غير ذلك ؟ |
Kralımız hapiste. Başka bir şey bilinmiyor. | Open Subtitles | ملكنا أصبح سجين ولاشئ أخر معلوم عنه |
Ve hiçbir şey, kesinlikle hiçbir şey yerinden oynamadı? | Open Subtitles | ولا شئ ,ولاشئ مطلقا, تم ازالته ؟ |
"Yıllar önce, tam olarak kaç yıl olduğu önemli değil, çok az param vardı ve kıyıda ilgimi çekecek hiçbir şey yoktu." | Open Subtitles | منذ عدة سنوات،لا يهم متى بالضبط" كان لدية مال صغير "ولاشئ محدد أثارنى فى الشاطئ |
Sabıkası yok, hesaplarında tuhaf bir şey yok. | Open Subtitles | بلا سجل ، ولاشئ غريب بشأن تمويلاتهِ |
Sen yanarken ve seni söndürecek hiçbir şey yokken nasıl yaşayacağını göstermek ilginç olur dedim. | Open Subtitles | تعلمين, كيف تتعامل مع الحياة اليومية... عندما تحترق بداخلك, ولاشئ يوجد ليذهب بالألم بعيداً؟ |
Kahve yada başka bir şey de ona iyi gelmez. | Open Subtitles | تريد القهوة ولاشئ غيرها |
- Kimlik yoktu, hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لاهوية ولاشئ يفيد التعرف عليه |
Tüm otelleri ve Garlin ofislerini aradım hiçbir şey yok. | Open Subtitles | تفقدتُ كل الفنادق ومكاتبَ (غارلين) المحلية ،، ولاشئ |
- Dört ay geçti ama hiçbir şey yok! | Open Subtitles | لقد مر أربعة أشهر ولاشئ |
Bunda yanlış olan bir şey yok. | Open Subtitles | ولاشئ خاطئ بخصوص هذا |
Hiçbir şey, hiçbir şey, hiçbir şey ve hiçbir şey. | Open Subtitles | لاشئ لاشئ لاشئ... ولاشئ |
Doğruyu, yalnızca doğruyu söyleyeceğinize, Tanrı'nın adına yemin eder misiniz? | Open Subtitles | هل تقسم على قول الحق ، ولاشئ غير الحق ، فليساعدك الله ؟ |
Doğruyu, yalnızca doğruyu söyleyeceğinize, Tanrı'nın adına yemin eder misiniz? | Open Subtitles | هل تقسم على قول الحق ، ولاشئ غير الحق ، فليساعدك الله ؟ |