Prens Henry bu sabah erken çıktı, Baroness. Nereye gittiğini kimse bilmiyor. | Open Subtitles | قد غادر الأمير مبكراً هذا الصباح، ولا أحد يعرف إلى أين ذهب |
Bunu hiç kimse bilmiyor. Damat kaçtı ve onu hiç kimse bulamıyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف هذا ولكن العريس رحل ولا أحد يعرف كيف يجده |
Beni kimin öldürmeye çalıştığını kimse bilmiyor. Kimse gerçekten ne olduğunu umursamıyor. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف من حاول قتلي لا أحد يهتم بما حدث حقاً |
Kız etrafta döner, ve kimse bilemez nerede duracak. | Open Subtitles | ... تارة تذهب، وتارة تتوقّف ولا أحد يعرف أين تتوقف |
Herkes konuşuyor ama kimse ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | الجميع يثرثر، ولا أحد يعرف. |
İyi makyaj, doğru peruk ve kimse aradaki farkı anlamaz. | Open Subtitles | أي شغل تركيب جيد والباروكة الصحيحة، ولا أحد يعرف الإختلاف. |
Onun hiçbir resmi yok ve gerçek adını da kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا يوجد صور له ، ولا أحد يعرف اسمه الحقيقي |
Kim olduğumuzu kimse bilmiyor ve yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف عنا أي شئ ونحن لم نفعل أي شئ |
Bebeklere oluyor ve nedenini kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا إنه شئ يصيب الأطفال الرضع ولا أحد يعرف لماذا |
4 yıl önce bıraktı. O günden beri kime çalışıyor kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لقد تركها منذ أربع سنوات مضت ولا أحد يعرف من الذي يعمل لصالحه منذ حينها |
Ne olduğunu benden başka kimse bilmiyor. | Open Subtitles | الشريط لم يستخدم رسمياً أبداً كدليل. ولا أحد يعرف ما حدث سواي. |
Cennet'in yerini ise kimse bilmiyor. | Open Subtitles | ومن ثم , يوجد الفضاء الخارجي ولا أحد يعرف أين توجد الجنة |
Nijerya'nın telekomünikasyon pazarı, Çin'den sonra, dünyanın en hızlı gelişen pazarı. Telekoma yılda yaklaşık 1 trilyon dolar yatırım yapılıyor. Ve bunu, birkaç zeki insan haricinde, hiç kimse bilmiyor. | TED | سوق نيجيريا للاتصالات هو ثاني أسرع المناطق نموا في العالم ، بعد الصين. ونحن نحصل على استثمارات قيمتها حوالي مليار دولار سنوياً في الاتصالات. ولا أحد يعرف ، ما عدا قلة من الأذكياء. |
Pasifikteki resifler şuan hızla kötüye gidiyor, ve daha ne kadar kötüye gideceğini kimse bilmiyor, ancak ... | TED | وفي المحيط الهادئ تأخذ الشعاب في الهبوط حالياً ولا أحد يعرف كم سيكون سيئاً، ما عدا ... |
Hiç bir şey bilmiyorlar. Hatta Avrupa'dan döndüğünü bile kimse bilmiyor. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف أيضاً أنك قد عدت من أوروبا |
Bunca zamandır, Larry'i enseleyen sendin, ve bunu kimse bilmiyor. | Open Subtitles | طوال هذا الوقت، أنتَ الشخص " الذي قبض على " لاري ولا أحد يعرف |
Yaşam değerlidir ve hiç kimse bilemez ne kadar zamanımız olduğunu her gün için minnettar olmamız gerekiyor. | Open Subtitles | الحياة ثمينة ...ولا أحد يعرف حقاً كمّ تبقى لنا لذا من المهم أن تكون ممتناً لكل يوم تعيش فيه |
Ve kimse bilemez ne kadar yükseldiğimi | Open Subtitles | ولا أحد يعرف مدى الإرتفاع الذي اصل إليه |
Ne bulacaklarını kimse bilemez. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف ما سيجدونه |
Herkes konuşuyor ama kimse ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | الجميع يثرثر، ولا أحد يعرف |
Tam bir kaos var ve kimse nasıl durdurulacağını bilmiyor. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن فوضى عارمة ولا أحد يعرف كيف يوقفها |