Bunu daha önce halletmiştik, senin çevirdiğin dümeninin bir parçası olmak istemiyorum. Dümen çevirmiyorum! | Open Subtitles | لقد تحثنا في هذا مسبقاً، ولا أريد أن أكون جزء من خططك |
Ama günün birinde, dünyanın sana benden daha çok ihtiyacı olacak ve bu yüzden seni burada tutan kişi olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لكن يوما ما سيحتاجك العالم أكثر مني ولا أريد أن أكون من يمسك بك هنا |
Sensiz olmak istemiyorum ve burada olmak istemiyorum. | Open Subtitles | ، لا أريد أن أكون بدونك ولا أريد أن أكون هنا |
Şey, Jeb ben değil ve ben de Jeb olmak istemiyorum, babacık. | Open Subtitles | حسنا، جيب ليس أنا ولا أريد أن أكون جيب ، بوبي |
Moteldeki odamızı ayırttım. Bu gece yalnız kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | .. حجزت غرفتنا في النزل ولا أريد أن أكون وحدي الليلة |
Seni yakalayıp, öldürmek istiyorlar ve bu olduğunda yanında olmak istemiyorum | Open Subtitles | بالنهاية، سيقبضون عليك أو سيقتلونك ولا أريد أن أكون هناك عندما يحدث هذا |
Biliyorum...sizin gibi çocuklarım olucaksa anne olmak istemiyorum... | Open Subtitles | .. أعلم ولا أريد أن أكون أم لإولاد مثلكم |
Boyd'un birisini incittiğini ya da daha kötü bir şey yaptığını haber vermek için aradıklarında senin yanında olmak istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد أن أكون معك حين أتلقى ذلك الاتصال بأنه يؤذي أحداَ أو أسوأ من ذلك |
Yaşadıklarımız oldukça eğlenceli ve huzurluydu ama 50 yaşına geldiğimde öylesine etrafta takılan bir adam olmak istemiyorum. | Open Subtitles | تعلم, الذي نملكة الأن جداً ممتع وسهل ولا أريد أن أكون مثل الرجل الخمسيني الذي يتجول لوحدهُ ,تفهميني أنتِ؟ |
Büyük bir aile istiyoruz ve çocuklarım lisedeyken, büyükanne yaşında olmak istemiyorum. | Open Subtitles | نريد عائله كبيره, ولا أريد أن أكون كبيره بالسن عندما يكون أولادي بالثانويه. |
Hayatımın bu kısmı sona erdi. Seni görmek istemiyorum. Seninle olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لقد انتهى جزءٌ من حياتي لا أريد رؤيتكِ، ولا أريد أن أكون معكِ |
Ne yani yarım kalmış işlerin icabına bakmam ikimizin de çıkarına olmayacak mı? Yarım kalmış işlerin icabına bakıyorsun ve ben de onlardan biri olmak istemiyorum. | Open Subtitles | إذًا ماذا، ألن أتخلّص منهم لمصلحتنا المشتركة؟ ستتخلص منهم، ولا أريد أن أكون منهم. |
Sorunun bir parçası olmak istemiyorum, çözümün bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد أن أكون جزءًا من المشكلة أريد أن أكون جزءًا من الحل |
Ama adam evli ve sorun yaşıyor olasalr da, ben ikinci kadın olmak istemiyorum | Open Subtitles | وحتى لو كانت لديهما مشاكل ولا أريد أن أكون قذرة للحظه |
Sen adi, sinsi ve bencil bir adamsın ve hayatım boyunca senin gibi olmak istemiyorum. | Open Subtitles | رجل لا يفعل شيئاً على الملأ. أنت رجل صغير، ولا أريد أن أكون أنت، ليس الآن، وليس أبداً. |
Senin için her şey tehlikede. Ve tüm bunları elinden alan kişi olmak istemiyorum. | Open Subtitles | كلّ شيء بالنسبة إليك على المحكّ، ولا أريد أن أكون من ستدمّر كلّ شيء. |
kiramdan daha pahalı, ve bir züppe olmak istemiyorum. | Open Subtitles | إنها أغلى من قيمة إيجاري، ولا أريد أن أكون متكبرة |
Bunu ben seçmedim. Dört duvarın arasında evimden uzakta olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لم أختر هذا ولا أريد أن أكون هُنا بهذا المكان الحقير بعيداً عن المنزل |
Brick'e Shelby'den kurtulması için yardım ediyor ve bende sıradaki olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنها الأن تساعد بريك في التخلص من شيلبي ولا أريد أن أكون التالية |
Ve bir daha asla senden ayrı kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد أن أكون بعيدا عنكِ بعد الآن. |
Cade seni veya bu insanlardan yüz tane öldürmem için günbatımına kadar süre verdi, ve bende ikilemde kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | أمهلني (كايد) حتى المغيب لأقتل مئة من أولئك الأشخاص أو أقتلك عوض ذلك، ولا أريد أن أكون محط إغواء بهذا أو ذاك. |