Değilim ve şu an ne yaşadığını hayal bile edemem. | Open Subtitles | لا , لست متزوجة ولا أستطيع أن أتصور ماتمرين به |
Bu gece seninle tekrar çalışmanın beni ne kadar heyecanlandırdığını tarif edemem. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أصف لك, كم أنا مُتحمس للعمل معك مُجدداً الليلة |
Çözmemiz gereken çok şey var ve insanlara bizim hakkımızda yalan söylemeye devam edemem. | Open Subtitles | لكن ثمة الكثير للتفكير به، ولا أستطيع أن أكذب على الجميع بشأننا |
AYrıca bibliyografyamdaki kaynakların yarısını hatırlamıyorum. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أتذكر نصف المصادر فى البيبلوجرافيا |
Sesini rüyamda duyuyorum ve sonra uyanınca sesin nasıldı, hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أحلمبه,وبعدهاأستيقظ, ولا أستطيع أن أتذكر كيف هو صوتك |
o günlerde ne olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أستجمع ماذا حدث خلال هذه الأيام |
Bu yüzden canını yakamam. Senden nefret edemem. | Open Subtitles | ولهذا لا أريد أن أؤذيك ولا أستطيع أن أكرهك |
Boş boş durmanıza da müsaade edemem. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أجعلكم تنتظرون وحسب |
(Kahkahalar) Tinder'dan bahsetmemeyim bile, ama şunu söylemeden edemem, artık bu gezegende isimsiz seks sayısının bir sınırı olduğunu düşünüyorsanız üzücü şekilde yanılıyorsunuz. | TED | (ضحك) ولا أستطيع أن أخبركم عن تطبيق Tinder، باستثاء الحقيقة بأنك إن كنت تعتقد أن هناك حدود لكمية الجنس المجهول الذي يمكن أن تحصل عليه في هذا الكوكب، فأنت مخطئ بشكل محزن. |
Küçüktüm, hatırlamıyorum ama hiçbir sorun yoktu. | Open Subtitles | كنتُ صغيرة، ولا أستطيع أن أتذكر، لكن لم يكن هناك دراما.. |
Uyandım... Ne olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | إستيقظتُ ، ولا أستطيع أن أتذكّر ما حدث |
Nereye koyduğumu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أتذكر أين وضعته |