Seksi falan olduğundan değil Ama insanların gülmelerine yardım edebilirim. | Open Subtitles | ليست مهنة جذابة، ولكنني أستطيع أن أساعد الناس على الابتسام. |
Ama bulmana yardım edebileceğimden eminim. | Open Subtitles | ولكنني أستطيع بالتأكيد مساعدتك على العثور عليه |
Veya aslında kim olduğunu bilmediğin için. Lise öğrencisi olduğunu söylüyor Ama ben de lise öğrencisi olduğumu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أو ما حقيقته ، أعني إنه يقول أنه طالب ولكنني أستطيع أن أقول أنني طالب |
Kabullenelim ki bu adam şu süre boyunca seni sevmedi. Ama ben, bunu tersine çevirebilirim. | Open Subtitles | ما زال ذلك الرجل لا يحبك ولكنني أستطيع أن أغيّر ذلك |
Endişeni takdir ediyorum, Ama bunu hallettim ben. | Open Subtitles | حسنا؟ أنا أقدر قلقك ولكنني أستطيع أن أغطي المصاريف |
Olay şu ki, onu koruyamazsın, Ama ben korurum. | Open Subtitles | الواقع هو أنّك لا تستطيعين حمايته، ولكنني أستطيع |
Kimseye söylememem lazım Ama biraz yardım işime çok yarardı. | Open Subtitles | حسناً أنا من المفترض أن لا أخبر أحداً ولكنني أستطيع الحصول على بعض المساعده |
Güçlü gibi görünmeyebiririm Ama, gerekirse çok güçlü olabilirim. | Open Subtitles | ربما أنا لا أبدو كإنسان يضرب الآخرين ولكنني أستطيع أن أكون كذلك إذا أردت |
Ama elde ettiklerimle yaşamayı bildim. En azından denedim. | Open Subtitles | ولكنني أستطيع التعايش مع ما وصلتُ إليه على الأقل فقد حاولت |
Zaten olmuş olan bir şeyi geri alamam. Ama bana ait olmayan bir şeyi geri verebilirim. | Open Subtitles | لا يمكنني إعادة ماتم فعله مسبقاً ولكنني أستطيع إستعادة ماليس لي |
Düşüncelerimi kontrol edemem Ama kime satacağımı kontrol edebilirim. | Open Subtitles | لا يمكنني كبح جماح أفكاري ولكنني أستطيع التحكم جيداً فيما أبيع |
Bilmiyorum Ama çok iyi bildiğiniz gibi anlayabilirim. | Open Subtitles | لا، لا أعرف، ولكنني أستطيع أن أعرف كما تدركون جميعاً. |
Ama her zaman istediğin hayatı sana gösterebilirim. | Open Subtitles | ولكنني أستطيع أن أريك الحياة التي كنت دائماترغب بها. |
CBI vermeyebilir Ama ben veriyorum. | Open Subtitles | مكتب "كاليفورنيا" للتحقيقات لن يفعل ذلك ولكنني أستطيع. |
Dindar değilim Ama çizgiyi nereye çekeceğimi biliyorum. | Open Subtitles | لست متديناً، ولكنني أستطيع التمييز |
Ama bunu özel siparişle alabilirim, değil mi? | Open Subtitles | ولكنني أستطيع أن أحصل_BAR_ على ذلك الطلب الخاص, صح؟ |
Belki sen kurtaramazsın Ama ben kurtarırım. | Open Subtitles | ربما أنتِ لا تستطيعين , ولكنني أستطيع |
Ama ben yaptım. Birçok kez! | Open Subtitles | .. ولكنني أستطيع ، في بعض الأحيان |
- Ama başka bir kızımızı... - Nerede olduğunu söyler misin? | Open Subtitles | .. ولكنني أستطيع تدبير فتاة أخرى - أيمكنكِ أن تخبريني أين هي ؟ |
Ama onun adına konuşabilirim. | Open Subtitles | ولكنني أستطيع أن أتحدث بالنيابة عنه |