Davranış şeklim. İtaatsiz görünür, ama değil. | Open Subtitles | طباعى يا سيدى تبدو عدوانية، ولكنها ليست كذلك |
Savurganlık olarak düşünebilirsin ama değil. Ben her şeyi düşündüm. | Open Subtitles | قد تظُن إنها مُغالى فيها ولكنها ليست كذلك |
Önceliğimiz bu olmalı ama değil işte. | Open Subtitles | ويجب أن تكون من اولوياتنا ولكنها ليست كذلك |
Şu an size arkadaşça bir konuşma olarak geliyor olabilir. ..ama değil, gerçekten. | Open Subtitles | الآن، تبدو هذه محادثة ودية ولكنها ليست كذلك |
Bayan Parsons zayıf biri gibi görülebilir ama öyle değildir. | Open Subtitles | السيدة "بارسونس" تبدو ضعيفة ولكنها ليست كذلك |
ama değil. Burası kiliseye ait. | Open Subtitles | ولكنها ليست كذلك, فهى ملك للكنيسة |
Bunu lanetle karıştırıyorsun, Angel. ama değil. | Open Subtitles | تخطئ إذا إعتقدت أنها لعنة " آنجيل " ولكنها ليست كذلك |
Neville kendi fikri olduğunu söylüyor ama değil. | Open Subtitles | نيفيل يقول انها فكرته ولكنها ليست كذلك |
Sıkıcı olduğunu düşünürdüm ama değil. | Open Subtitles | اعتقدت انها ستكون مملة ولكنها ليست كذلك |
Bu demokrasi olsaydı süper olurdu, ama değil! | Open Subtitles | هل يكون ذلك عظيما إن كانت (الديمقراطية) ولكنها ليست كذلك |
Bu demokrasi olsaydı süper olurdu, ama değil! | Open Subtitles | هل يكون ذلك عظيما إن كانت (الديمقراطية) ولكنها ليست كذلك |
ama değil. | Open Subtitles | ولكنها ليست كذلك |
ama değil. | Open Subtitles | ولكنها ليست كذلك |
Öyle görünüyor ama değil. | Open Subtitles | نعم , ولكنها ليست كذلك |
Elma gibi görünüyor ama değil. | Open Subtitles | تشبه التفاحه ولكنها ليست كذلك |
ama değil. | Open Subtitles | ولكنها ليست كذلك |
Ciddi görünüyor ama değil. | Open Subtitles | تبدو الإصابة خطيرة ولكنها ليست كذلك وهي نفس إصابة (آمي فلين) |
- ama değil. | Open Subtitles | ولكنها ليست كذلك |
Bayan Parsons zayıf biri gibi görülebilir ama öyle değildir. | Open Subtitles | السيدة "بارسونس" تبدو ضعيفة ولكنها ليست كذلك |