ويكيبيديا

    "ولكنه لم يستطع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ama
        
    Hayır, o da gelmek istedi, ama olmadı işte. Sadece ben. Open Subtitles لا ، لقد اراد الحضور ولكنه لم يستطع انه انا فقط
    ama Beck ölmemiş, bunu duymuş ama hiçbir şekilde hareket edememiş. TED ولكنه لم يكن كذلك فقد سمع ما قالوا ولكنه لم يستطع أن يتحرك على الإطلاق
    Bir çeşit katatonik durumdaymış yani etrafındakilerin farkında ama onlara yaşadığını göstermek için gözünü bile kırpamıyor. TED فقد كان في حالة شلل تام حيث يمكنه أن يعيَّ بما يدور حوله ولكنه لم يستطع أن يرمش بعينه لكي يشير على أنه على قيد الحياة
    ama o hiçbir şey duyamıyormuş çünkü kendi kendine sessizce konuşuyormuş. Open Subtitles ولكنه لم يستطع ان يسمع شيئاً لأنها كانت تتحدث بصمت الي نفسها
    Kendisinden üst düzeyde biriyle evlendiğini düşünmüştü ve babam da ona imkansızı vaat etmiş, ama sözünü tutmamıştı. Open Subtitles كانت تعتقد انها تزوجت من طبقة غنية لقد وعدها بالكثير ولكنه لم يستطع الوفاء بوعوده
    O ve ben hep beraber gezerdik ama hiç teklif edecek cesareti toplayamadı. Open Subtitles أنا وهوكنا نمزح معا, ولكنه لم يستطع دعوتي للخروج معه.
    Sanki kafasındaki sesleri yazıya dökmeye çalışmış ama yetişememiş gibi. Open Subtitles يبدو انه حاول ان يكتب الأصوات التي يسمعها في رأسه ولكنه لم يستطع ان يجاري سرعتها
    Adamın kimliğini tespit edemedim ama sohbet etmek için gelmediği de kesindi. Open Subtitles لم استطع تحديد هوية الشاب ولكنه لم يستطع البقاء للتحدث
    Bir doktor sizi uyarmak için buraya geliyormuş. ama yolda kaza geçirimiş. Open Subtitles كان هناك طبيب قادم لتحذيركم ولكنه لم يستطع
    Şunu bilmelisin ki kocam seni kurtarmayı istedi ama yapamadı ve bu onun hatası değildi. Open Subtitles عليك أن تفهم بأن زوجي حاول أن ينقذك ولكنه لم يستطع وهذا ليس خطؤه
    Burada çalışmamdan hoşlanmadığını bliyorum, ama yukarı çıkamadı. Open Subtitles ،أعلم أنكِ لا تريديني أن أعمل هنا بالأسفل ولكنه لم يستطع صعود الدرج مفاصل قدمه عاجزة
    Gitme vakti gelmişti, ama onun için çok fazlaydı. Open Subtitles أخبرنابأنهقد حانوقت الرحيل، ولكنه لم يستطع أن يجاريها.
    Geldi, denedi. ama çivileri çakamadılar. Open Subtitles لقد اتى وحاول ولكنه لم يستطع ثقب المسامير
    Babam tamir etmeyi denemişti ama bir türlü çalıştırmayı başaramamıştı. Open Subtitles لقد حاول أبي إصلاحه ولكنه لم يستطع أن يجعله يعمل أبداً
    Beni öldürme şansı vardı ama yapamadı. Open Subtitles لقد كان لديه الفرصة لقتلي ، ولكنه لم يستطع
    Belki Bay Patrick de onu seviyordu ama söyleyemiyordu. Open Subtitles ربما كان السيد باتريك يبادلها الحب، ولكنه لم يستطع أن يصرّح بذلك
    Sikişmek istedi ama yeterli yer yoktu. Sen yardım etmek zorunda kaldın. Open Subtitles أراد أن ينكحك ولكنه لم يستطع الانتصاب وعليكِ أن تساعديه
    ama başaramadı. Paramız yoktu. Open Subtitles ولكنه لم يستطع تحمل التكاليف فلم يكن لدينا مال كما ترين
    Bir pubta yemek yemiş ama hangisi çıkaramıyordu. Open Subtitles وقال هو أنه أكل في حانة, ولكنه لم يستطع تحديدها
    Beni aynı şekilde sevmeye çalıştı ama sevemedi. Open Subtitles حاول أن يحبني بنفس الطريقة ولكنه لم يستطع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد