Ama ben bu şeye canla başla girişmek istiyorum. Bilirsiniz, bütün gücümle. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أثبت جدراتي في هذا الأمر أضع بصمتي الخاصة فيه |
Ama ben fiziksel ölümü sadece biyolojik bir süreç olarak değil de daha büyük bir hikayenin parçası olarak görmekle ne kazanacağımızı sormak istiyorum. | TED | ولكن أريد أن أسأل ما يمكننا كسب من رؤية الموت الجسدي ليس فقط بإعتباره عملية بيولوجية ولكن كجزء من قصة الإنسان الكبرى. |
Serbest kadınları severim, Ama ben, hem de doğru seçimi kendim yapmak isterim. | Open Subtitles | أنا أحب المرأة المستقلة ولكن أريد الحق أيضا لأكون قادرا على اختياري |
Ama şunu bil ki, bu mektupta ne yazarsa yazsın, harika şeylere ulaşmak için kendi yolunu bulacaksın. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أخبرك أنه لا يهم ماتقولة الرسالة سوف تجد طريقك الى أشياء جميلة أنا أعرف ذلك |
Buradan ayrılıyorum, seninle ya da sensiz, ama bir şeyi bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | سأرحل عن هنا معك أو دونك ولكن أريد أن تعرف شيئاً |
Hayır, ama sadece onunla konuşmak istiyorum ki bana neden kızgın olduğunu öğrenebileyim. | Open Subtitles | لا، ولكن أريد فقط أن أتحدث معه، حتى أتمكن من معرفة لماذا انه جنون حتى في وجهي. |
Ama ben gelene kadar toparlanıp, gitmeni istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد منّك حزم حقائبك قبل حلول وقت عودتي |
Ama ben sizlerin ikna edilemeyen kişilere karşı da hazırlıklı olmanızı sağlayacağım. | Open Subtitles | ولكن أريد فقط للتأكد من ان كنت استعد لأولئك الذين لا يمكن أن تحدث باستمرار. |
Anlaşma yaptığımızı biliyorum. Ama ben çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | أعرف أننا تفاوضنا حول ذلك، ولكن أريد الخروج |
Ama ben değiştirmek, modernleştirmek, yeni pazarlar bulmak ve yeni içerikler getirmek istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أُجدد وأنوع هذه الصناعة أن أجد أسواق عمل جديدة أن أنظف قائمة مستلزماتنا |
Ölmekten korkmadığımızı hepsi biliyorlar, Ama ben, nasıl öleceğimize, kendimizin karar vermesini istiyorum. | Open Subtitles | وهم جميعا نعرف أننا لا يخاف أن يموت، ولكن أريد لنا أن نكون قادرين على اختيار الموت الخاصة بنا. |
Ama ben gözlerimizin içine bakarak, birlikte olsun istiyorum. | Open Subtitles | يحاول ذلك. ولكن أريد أنْ يحدث لنا معاً أنْ ننظر إلى عيني بعضنا البعض. |
Sizi bilmem Ama ben bu herifin ağzını burnunu kırmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف عن بقية لكم، ولكن أريد أن ركلة حماقة من هذا الرجل. |
Belirsizlik, ekonomide büyük bir terim sayılır, Ama ben bunun neredeyse tüm günlük işlemlerimizde karşılaştığımız blok zincirinin rol oynayabileceği üç çeşidinden bahsetmek istiyorum. | TED | إذن الشك هو مصطلح واسع في علم الاقتصاد، ولكن أريد أن أمرَ على ثلاثة أشكال منه والتي نواجهها تقريبًا في جميع تعاملاتنا اليومية، حيث يمكن لقواعد البيانات المتسلسلة أن تلعب دورًا. |
Ama ben karakola gitmek istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أذهب لقسم الشرطة. |
Ama ben seyahat etmeyi, insanlar görmeyi severim. Tıpkı senin gibi. | Open Subtitles | ولكن أريد أن أسافر وأرى الناس والأماكن... |
Ama ben uzun süre dayananlardan olmak istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد لتاريخ انتهائي أن يطول |
Ama ben kendi çatalım da olsun istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أريد الحصول على الشوكة الخاصة بي |
- Ama şunu hatırlamanızı istiyorum. - Bak, bak. | Open Subtitles | الهتاف وتوجيه أصابع الأتهام، ولكن أريد منكم |
Ama şunu bilmeliyim ki, bu raporu yaparken başkasıyla bilgi paylaştınız mı? | Open Subtitles | ولكن أريد أن اعرف هل ناقشتي هذا مع أي شخص أخر منذ قمت بالتقرير؟ |
Fazla değil, ama bir yıllık maaşın yarısını ödeyeceğim. | Open Subtitles | هذا ليس شيئا. ولكن أريد أن أقوم بدفع نصف راتبكم لمدة سنة. |
Hissediyorum ama sadece paraya dönüşüp dönüşmeyeceğini bilmiyorum. | Open Subtitles | حسنا أنا أحسك ولكن أريد أن اعرف التمويل اللازم |